Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/6882 Esas 2017/2832 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
8. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/6882
Karar No: 2017/2832
Karar Tarihi: 20.03.2017

Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan - Yargıtay 8. Ceza Dairesi 2017/6882 Esas 2017/2832 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanık hakkında resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyanda bulunma suçundan hüküm verilmiştir. Ancak, sanığa yapılan tebligatların usulsüz olduğu gerekçesiyle verilen ek karar ve temyiz talebi reddedilmiştir. Asıl hükümde ise, sanığın kimliğini açıkladığı durumda etkin pişmanlık hükmünün uygulanması ve tekerrüre esas alınan mahkumiyeti bulunması nedeniyle TCK'nun 58. maddesinin uygulanması gerektiği ancak yanlış bir suç adının kullanıldığı belirtilerek değiştirilmiştir. TCK'nun 53/1. maddesi gereği hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olan hak yoksunluklarının infazı da gözetilmiştir. Kararda, kanun maddelerine dair başka bilgi verilmemiştir.
8. Ceza Dairesi         2017/6882 E.  ,  2017/2832 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Resmi Belgenin Düzenlenmesinde Yalan Beyan
    HÜKÜM : Hükümlülük

    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    Yokluğunda verilen ek karar 07.12.2015 tarihinde sanığa bulunduğu cezaevinde bizzat tebliğ edilmiş ise de, 5271 sayılı CMK.nun 35/3. maddesine göre cezaevindeki sanığa kararın okunarak anlatılması gerektiği ancak ek karar okunarak anlatılmadığından, yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla tebliğnamedeki düşünceye iştirak edilmemiş ve sanığın 04.01.2016 tarihinde vermiş olduğu ek karara yönelik temyiz dilekçesinin süresinde olduğu kabul edilmiş; asıl hüküm de sanığa 11.03.2011 tarihinde bulunduğu cezaevinde bizzat tebliğ edilmiş ise de, 5271 sayılı CMK.nun 35/3. maddesine göre cezaevindeki sanığa kararın okunarak anlatılması gerektiği ancak hüküm okunarak anlatılmadığından, bu tebligatın da usulsüz olduğu anlaşılmakla temyiz talebinin reddine ilişkin 26.11.2015 günlü ek karar kaldırılıp 14.02.2011 tarihli asıl hükme yönelik yapılan incelemede;
    Sanığın, arkadaşının teşhisi ve kolluk tarafından yapılan fiziki kimlik tespiti sonucunda gerçek kimlik bilgileri tespit edildikten sonra kimliğini açıkladığının anlaşılması karşısında, şartları oluşmadığı halde hakkında TCK.nun 269. maddesinde düzenlenmiş olan etkin pişmanlık hükmünün uygulanması suretiyle eksik ceza tayini ve tekerrüre esas mahkumiyeti bulunduğu halde TCK.nun 58. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamış; gerekçeli karar başlığında suç adının “Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma” yerine “Resmi belgenin düzenlenmesinde yalan beyan” olarak yazılmasının mahallinde düzeltilmesi ve kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin yasal sonucu olan TCK.nun 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının infaz aşamasında gözetilmesi, mümkün görülmüştür.
    Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre sanığın, lehe hükümlerin uygulanmasına yönelik temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddiyle hükmün ONANMASINA, 20.03.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.