Abaküs Yazılım
12. Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/2623
Karar No: 2007/5232

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/2623 Esas 2007/5232 Karar Sayılı İlamı

12. Hukuk Dairesi         2007/2623 E.  ,  2007/5232 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Karaman İcra Mahkemesi
    TARİHİ : 21/09/2006
    NUMARASI : 2004/117-203

    Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraf vekillerince istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
    1) Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
    Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin mesken kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunulmasını engeller. Zira evini kendi iradesi ile ipotek eden borçlunun artık ona ihtiyacı olmadığı kabul edilmelidir.
    Somut olayda meskeniyet iddiasına konu edilen taşınmazın tapu kaydında .... Finans Kurumu AŞ lehine 27.05.2003 tarih ve 2501 yevmiye no"lu ipotek şerhinin olduğu ve ipotek akit tablosunun incelenmesinde ise ipoteğin .... Ltd.Şti.nin kullandığı kurumsal finansman desteği kredisi sonucu tesis edildiği ve yukarıda belirtilen zorunlu ipoteklerden olmadığı anlaşılmıştır. O halde, mahkemece borçlu R. Ç."nın meskeniyet nedeniyle haczin kaldırılmasına yönelik şikayetinin reddi yerine kabulü isabetsizdir.
    Kabule göre de; İİK"nun 82/12 maddesi gereğince, borçlunun "haline münasip" evi haczedilemez. Bir meskenin borçlunun haline uygun olup olmadığı adı geçenin haciz anındaki sosyal durumuna ve borçlu ile ailesinin ihtiyaçlarına göre belirlenir. Buradaki "aile" terimi, geniş anlamda olup, borçlu ile birlikte aynı çatı altında yaşayan, bakmakla yükümlü olduğu kişileri kapsar. Bu durumda, icra mahkemesince, öncelikle mahallinde keşif ve bilirkişi incelemesi yaptırılmak suretiyle borçlunun sözü edilenlerle birlikte barınması için zorunlu olan haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedel ve haczedilmezlik şikayetine konu edilen taşınmazın değeri tespit edilmelidir. Haczedilen yerin kıymeti, borçlunun haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli bedelden az ise haczedilmezlik şikayeti kabul edilmeli, fazla ise satılmasına karar verilmeli ve satış bedelinden borçlunun haline münasip meskeni temin etmesi için gerekli olan miktar borçluya bırakılmalı, kalanı alacaklıya ödenmelidir. Mahkemece yukarıda açıklandığı gibi keşif ve bilirkişi incelemesi yapılmaksızın, eksik inceleme ile haczedilen taşınmazın borçlunun haline uygun olduğu gerekçesi ile haczin kaldırılması yönünde hüküm tesisi de doğru değildir.
    2) Borçlular vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde:
    Hukuk Genel Kurulu"nun 12.10.1994 tarih ve 1994/251-593 sayılı kararında da benimsendiği üzere dar yetkili icra mahkemesinin yargılama usulü gözönünde tutulduğunda; takip hukuku bakımından takas ve mahsup iddiasının kural olarak;
    a) Takasa konu alacağın İİK"nun 68.maddesindeki belgelere dayalı bulunması,
    b) Bu alacakla ilgili olarak icra takibinin yapılmış ve takibin kesinleşmiş olması,  c) Alacağın ilama bağlanması.
    Hallerinde icra mahkemesinde incelenmesi ve istemin sonuçlandırılması mümkündür. Somut olayda borçlular vekili 25.08.2004 tarihinde icra mahkemesine başvurarak, kendilerinin de 18.08.2003 tanzim ve 13.09.2003 vade tarihli 10.000,00 -Euro bedelli bono nedeniyle, alacaklı oldukları, takas mahsup talebinde bulundukları, alacaklı vekilinin ise takas talebine karşı cevabında takasa konu edilen senetteki imzanın müvekkiline ait olmadığını belirterek, borçluların takas talebini kabul etmediğini bildirdiği görülmüştür.
    Bu durumda borçluların takas konusu yaptığı mukabil alacağı, senetteki imzanın inkar edilmiş olması nedeniyle İİK"nun 68.maddesinde belirtilen nitelikte bir belgeye dayanmamaktadır. Her dava açıldığı şartlara göre değerlendirileceğinden, daha sonra takasa konu edilen senedin icra takibine konu edilmesi ve bu takibin kesinleşip kesinleşmemesi sonuca etkili değildir. Bu nedenlerle borçluların takas taleplerinin reddi hakkındaki temyiz itirazları yerinde olmadığı gibi, borçlular vekili 27.10.2005 havale tarihli dilekçe ile işlemiş faize yönelik itirazlarından vazgeçtiklerini bildirdiklerinden icra mahkemesince bu konuda olumlu olumsuz karar verilmemesi sonuca etkili bulunmadığından bu yöne ilişkin temyiz itirazları ve sair temyiz itirazları yerinde değil ise de;
    Borçlular vekili icra mahkemesine başvurusunda, Euro alacağının bononun vade tarihi itibari ile Türk parasına çevrildiği kur değerinin yüksek olduğunu ileri sürdüğüne göre ve Merkez Bankası"ndan bononun vade tarihi itibari ile anılan para biriminin efektif satış kuru sorularak tespit edildiğine göre mahkemece gerektiğinde bilirkişi incelemesi yaptırmak suretiyle Yargıtay denetimine imkan verecek şekilde hesaplama yapılarak olaşacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken bu konuda olumlu olumsuz karar verilmemesi isabetsizdir.
    SONUÇ  : Her iki taraf vekilinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda (1) no"lu bentte yazılı nedenlerle alacaklı yararına, (2) no"lu bentte yazılı nedenlerle borçlular yararına İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 20.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi