14. Hukuk Dairesi 2018/2002 E. , 2018/6795 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 14.06.2011 ve birleştirilen davada 24.04.2013 gününde verilen dilekçeler ile irtifak hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve kal talebi üzerine bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 02.11.2017 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, irtifak hakkına dayalı elatmanın önlenmesi, kal ve eski hale iade istemine ilişkindir.
Davalı, davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın reddine dair verilen kararın davacı vekilince temyizi üzerine Dairemizce;""...Davacının, dava konusu taşınmazda paydaş olan diğer malikin davaya katılması için dahili davalı dilekçesi vermiş olması da göz önünde bulundurularak, mahkemece 103 ada 4 parsel sayılı taşınmazın diğer maliki ... hakkında ayrı bir dava açılarak bu dava ile birleştirilmek suretiyle ya da harçlandırılmış dilekçe ile davaya usulüne uygun olarak dahil ettirilmelidir."" gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucu davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün davacı vekilince temyizi üzerine Dairemizce; somut olayda, davacı kurumlarınca tesis edilen elektrik iletim hattının altına can ve mal güvenliğini tehlikeye sokacak şekilde davalı ... tarafından yapılan binanın irtifak hakkını ihlal eden kısımlarının yıkılmak suretiyle müdahalenin men’i isteminde bulunulmuş, yapılan keşif sonucu 27.04.2012 tarihli fen bilirkişi raporu, 30.04.2012 tarihli bilirkişi heyet raporu ve 09.09.2013 tarihli ek heyet raporu olmak üzere üç rapor alınmış, son alınan ek heyet raporunda dava konusu binanın enerji nakil hattın tecavüzlü kısmının 36.83 m2 olduğu, ancak bina betonarme olduğundan tümünün yıkılması gerektiği belirtilmiştir.
O halde mahkemece keşif sonucu alınan bilirkişi raporlarının yerine emsal bilirkişi raporu olarak dava dışı temin edilen ve taraflarla ilgisi bulunmayan raporun hükme esas alınarak karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır"" gerekçesiyle hüküm bozulmuştur.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir.
Türk Medeni Kanununun 718. maddesi hükmüne göre; yasal sınırlamalar saklı kalmak üzere arazi mülkiyeti kapsamına üzerindeki yapılar da girer. Dava konusu 103 ada 4 parsel sayılı taşınmazda, davalı ..."ın payını 14.07.2011 tarihinde davadışı ..."a devrettiği anlaşılmaktadır. Bu durumda tapu kayıtlarında davalı ... ile birlikte ... da malik olarak görünmektedir. Kural olarak bir şeye malik olan kimse, o şeyin bütünleyici parçalarının da malikidir.
Somut olayda, 103 ada 4 parsel sayılı taşınmazda davalı dışında, bir paylı malik daha bulunduğu anlaşıldığından ve yıkım istemi davada taraf olmayan maliklerin hukukunu da etkileyeceğinden, taşınmazın davalı dışındaki malikinin de davada taraf olması zorunludur. Dairemizin ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun uygulaması da bu doğrultudadır (Yargıtay HGK"nın 26.10.2005 tarihli, 2005/14-587-609 sayılı Kararı).
O halde, mahkemece dava konusu 103 ada 4 parsel paydaşlarından..."ında davaya dahil edilmesi ve taraf teşkili sağlandıktan sonra davanın esası hakkında karar verilmesi gerekir.
Açıklanan nedenlerle, mahkemece taraf teşkili sağlanmadan davanın esası hakkında karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeple bozulması gerekmiştir
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.10.2018 tarihinde oy birliği ile karar verildi.