7. Hukuk Dairesi 2012/9151 E. , 2014/5938 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi : Ankara 12. Asliye Hukuk Mahkemesi
Tarihi : 24/05/2012
Numarası : 2009/154-2012/263
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi taraflarca istenilmiş olup, temyiz istemlerinin süresinde olduğu anlaşılmakla; dosya incelendi, dosyadaki belgeler okundu. Gereği görüşüldü:
Dava, haksız fiilden kaynaklanan maddi tazminat alacağının tahsili istemine ilişkindir.
1-İddia ve savunmaya, duruşma tutanaklarına yansıyan bilgi ve belgelere, bu yolla saptanan dava niteliğine, özellikle iddia ve savunmanın kıymetlendirilmesi yönünden bilgilerine başvurulan ve hükme dayanak yapılan uzman bilirkişi raporunun niteliği, içeriği ve dosya kapsamında toplanıp değerlendirilen delillere, delillerin takdir, tahlil ve tartışımına ilişkin hükümde gösterilen gerekçelere göre davacı tarafın tüm, davalı tarafın ise aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalı tarafın kusur ve hasar miktarına yönelik temyiz itirazlarına gelince; mahkemece bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma ve soruşturma hüküm vermeye yeterli değildir.
Ancak çözümü özel veya teknik bir bilgiyi gerektiren hallerde bilirkişi oy ve görüşünün alınmasına karar verilebilir. Hakim, bilirkişi raporunu yeterli görmezse bilirkişiden ek rapor alabileceği gibi, gerçeğin ortaya çıkması için yeni bir bilirkişi incelemesi de yaptırabilir. Bilirkişi raporuna itiraz edilmesi halinde, itirazların yerinde olup olmadığının değerlendirilmesi de özel ve teknik bir bilgiyi gerektireceğinden hakim itirazı kendisi değerlendiremez ve ek rapor almadan veya yeni bir bilirkişi incelemesi yaptırmadan hüküm veremez.
Somut olaya gelince; yargılama sırasında alınan bilirkişi raporuna karşı davalı tarafın kusur ve hasar miktarı yönünden itiraz ettiği anlaşılmaktadır. Yanlar arasındaki uyuşmazlığın niteliği dikkate alındığında kusur durumu teknik bir konuya ilişkin olup bu konuda uzman bilirkişi aracılığı ile değerlendirme yapılması gerektiği kuşkusuzdur. Mahkemece bilgisine başvurulan ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise sadece hasar miktarı yönünden inceleme yapılmış taraflara yüklenecek kusur oranı belirlenmemiş, mahkemece de bu olgu araştırılmaksızın davalı tarafın tam kusurlu olduğu kabul edilerek karar verilmiştir.
Öte yandan; Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun, 08.12.2010 tarih,2010/7-530 E, 2010/636 K.sayılı ilamında da vurgulandığı üzere hukukumuzda gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil nedeniyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir.
Somut olayda tahsili istenilen bedelin bir bölümünün davacının kendi çalıştırdığı işçilere ve araç sürücülerine ödediği ücretler ile araçların yakıt giderlerine, bir başka deyişle genel idare giderlerine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece bilgisine başvurulan bilirkişi raporunda az yukarıda açıklanan hukuksal olgular göz ardı edilerek, zarar kalemleri sıralanırken genel idare giderlerinden olan işçilik ve vasıta giderine de yer verilerek hesaplamaya dahil edilmiş, mahkemece de benimsenen bu rapor doğrultusunda davacı kurumun onarım giderleri belgelerinde belirtilen miktarlar doğru kabul edilerek karar verilmiştir. Eksik araştırma ve soruşturma ile hüküm verilemez.
Hal böyle olunca, dosya yeniden aynı ya da farklı bir bilirkişiye verilerek tarafların kusur durumu açıklığa kavuşturulmalı, yine yukarıda açıklanan maddi ve hukuki olgular dikkate alınarak, hasarın giderilmesi için özel olarak işçi tutup çalıştırma veya harcama yapma söz konusu ise bunların kanıtlanması için davacı tarafın delilleri sorulup saptanmalı, bu konudaki gösterilecek deliller toplanmalı, tarafların kusur durumu ve davacı tarafın isteyebileceği gerçek zarar miktarı duraksamasız belirlendikten sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm verilmelidir.
Mahkemece böylesine bir araştırma ve soruşturma yapılmaksızın yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş davalının temyiz itirazının bu yönden kabulüne karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ :Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı tarafın tüm, davalı tarafın ise sair temyiz itirazlarının REDDİNE, kararın (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle adı geçen davalı taraf yararına BOZULMASINA, davacı taraftan peşin alınan harcın mahsubu ile geriye kalan 4,00 TL harcın davacıdan alınmasına, davalıdan alınan peşin harcın istek halinde iadesine, 13.03.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.