13. Hukuk Dairesi 2019/3702 E. , 2020/5167 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraflar avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacılar, davacılardan ..."nin Japon yeni üzerinden davalı bankadan kullandığı kredinin ödenmemesi üzerine bu davacı hakkında ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip yapıldığını, davacı ..."nin diğer davacı ... ile anlaştığını, davacı ..."nün aralarındaki anlaşma gereği ipotekli taşınmazın devri karşılığında dosya borcu olarak hesaplanan 68.544,54 TL"yi ödediğini ve bu şekilde davalı alacağının karşılandığını, buna rağmen davalı bankanın bakiye ödenmemiş borç bulunduğu gerekçesiyle taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmadığını, gerçekleştirilen ödeme ile borcun sonlandığını, takibin Türk Lirası üzerinden yapıldığını, kur farkı nedeniyle oluşan kısmın takibi başlatan davalı bankanın sorumluluğunda olduğunu ileri sürerek, taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmasına, davacı ..."nin davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine ve kötüniyet tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, icra dosyasına ödeme yapılmış ise de, yapılan ödemenin kredi Japon yenine endeksli olduğundan davacının fiili ödeme tarihindeki kredi riskinin tamamını karşılamadığını, İİK uyarınca alacağın Türk Lirasına çevrilmesi zorunlu olduğundan icra takibinde seçimlik hakkın söz konusu olmadığını, ayrıca icra takibinde fazlaya ilişkin hakların saklı tutulduğunu savunarak reddini dilemiştir.
Mahkemece, bozma üzerine davanın kabulü ile davacı ..."nün dava konusu 312 ada 4 nolu parseldeki davalı tarafından konulan ipoteğin kaldırılmasına, bu hususta tapu müdürlüğüne müzekkere yazılmasına, Davacı ..."nin davalı şirkete 78.690,67 TL boçlu olmadığının tespitine, 10.359,81 TL borçlu olduğunun tespitine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının yerinde olmayan bütün temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Her ne kadar daha önce temyiz incelemesi yapılmış olmakla görev hususu kesinleşmiş olsa da, uyuşmazlık tüketici kredisi niteliğindeki konut kredisinden kaynaklandığından ve davacılar tüketici konumunda bulunduğundan, her türlü yargılama harcından muaf olduklarının anlaşılması karşısında davacılar harç yatırmamış olsa da temyiz itirazları incelenmiştir. Davacılar, kararı her bir davacı yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği gerekçesi ile temyiz etmişlerdir. HMK’nun 323. maddesi uyarınca kanuni vekalet ücreti yargılama giderlerinden olup, aynı Kanunun 332. maddesi uyarınca yargılama giderlerine mahkemece resen hükmedilir. Eldeki davada davacıların her birinin talebi farklı olup, ayrı talepler ileri sürdüklerinden her iki davacı yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmelidir. Buna göre davacı ...’nin 78.690,67 TL borçlu olmadığının tespitine karar verildiğine göre bu miktar üzerinden, davacı ... yönünden ise ipoteğin kaldırılmasına karar verildiğine göre ipotek akit tablosundaki değer olan 197.159,29 TL üzerinden hesaplanacak nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde tek vekalet ücretine hükmedilmesi usul ve yasaya yakırı olup, bozmayı gerektirir. Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün HUMK"nun 438/7 maddesi gereğince düzeltilerek onanması gerekir.
SONUÇ: Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle davalının temyiz itirazlarının reddine, 2. bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının B-4. Bendinde yer alan “Davacılar kendilerini vekille temsil ettirdiğinden AAÜT gereğince hesap edilen 9.005,97 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara verilmesine,” cümlesinin hükümden çıkartılarak yerine "davacı ... yönünden hesaplanan 9.005,97 TL vekalet ücreti ile davacı ... yönünden hesaplanan 18.522,74 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacılara verilmesine,” cümlesinin yazılmasına ve hükmün bu şeklinde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 4.031,35 TL. kalan harcın temyiz eden davalıdan alınmasına, peşin alınan 29,20 TL. harcın istek halinde davacılara iadesine, HUMK’nun 440/I maddesi uyarınca tebliğden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 25/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.