MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "çekişmeli taşınmazların tarafların ortak miras bırakanı ve seferberlikte ölen ..."den geldiği konusunda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığı, ihtilafın, Hüseyin terekesinin taksim edilip edilmediği ve edilmiş ise davacının babası İsmail"e isabet edip etmediğine ilişkin olduğundan bahsedilerek, kök muris Hüseyin"den kalan tüm taşınmazların kadastro sırasında nasıl işlem gördüğünün araştırılması, yerel bilirkişi ve tanıklardan kök muris, ...n"den kalan başka taşınmazlar olup olmadığı, varsa ne kadar süredir kimlerin kullanımında olduğu, davacı taraftan uzun süreli kullanımının yörede taksimin varlığına delil olarak değerlendirilip değerlendirilmediği ve davalıların şimdiye kadar neden niza çıkarmadıkları hususlarında ayrıntılı bilgi alınması ve sonucuna göre karar verilmesi" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, tespitin iptaline, fen bilirkişisi... tarafından dosyaya ibraz edilen 04.06.2013 havale tarihli raporda (B) harfi ile gösterilen 213,18 metrekare miktarındaki kısmın aynı adanın son parsel numarası verilmek suretiyle ve bahçeli iki katlı ahşap ev vasfıyla davacı ... adına; aynı bilirkişinin raporunda (A) harfi ile gösterilen 215,03 metrekare miktarındaki kısmın bahçe vasfı ile ve aynı 101 ada 28 parsel numarası verilmek suretiyle ve 288 pay kabul edilerek yarı payı isimleri ve payları belirtilmek suretiyle davacı ... ve müşterekleri adına, 66 pay davalı ... adına 78 pay davalı ... adına tesciline, çekişmeli 101 ada 107 parsel sayılı taşınmaz da 288 pay kabul edilerek yarı payı isimleri ve payları belirtilmek suretiyle davacı ... ve müşterekleri adına, 66 pay davalı ... adına 78 pay davalı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre terekenin taksim edilmediği ve davacının davasını ispat edemediği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Keşif sırasında dinlenen mahalli bilirkişi ve tanık beyanlarına göre, tarafların ortak miras bırakanı ve seferberlikte ölen ..."in dava dışı taşınmazlarının uzun yıllardır diğer mirasçılar ile davacıların ayrı ayrı kullanımında olduğu, bir kısmının ise davacı ..."ın miras bırakanı İsmail ve davacılar ... ve ..."in miras bırakanı Münire tarafından birlikte satıldığı, çekişmeli taşınmazlar üzerinde ise davacı ..."ın tek başına uzun süreli zilyetliğinin olduğu sabit olup, bu hale göre terekenin taksim edildiği anlaşıldığına göre davacı ..."in davasının kabulüne karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucunda yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 27.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.