1. Ceza Dairesi Esas No: 2016/3278 Karar No: 2017/490 Karar Tarihi: 20.02.2017
Kız kardeşini öldürmeye teşebbüs - Yargıtay 1. Ceza Dairesi 2016/3278 Esas 2017/490 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme, sanık tarafından kız kardeşini öldürmeye teşebbüs suçundan 8 yıl 4 ay hapis cezası verilmesine karar vermiştir. Ancak, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın suçun zarar göreni olduğu ve bu nedenle davaya katılma ve diğer haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, usulen dava ve duruşmalar bildirilmeden yargılamaya devam edilerek hüküm kurulmuştur. Bu durum, CMUK'nun mağdur ve katılanlar için öngördüğü hakların ihlal edilmesi anlamına gelmektedir. Bu nedenle, sanık müdafii ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden, hüküm BOZULMUŞTUR. Kanun maddeleri ise TCK'nun 82/1-d, 35/2, 29, 62; CMK'nun 35/2, 260; 6284 sayılı Yasamızın 2/1-d ve 20/2'dir.
1. Ceza Dairesi 2016/3278 E. , 2017/490 K. "İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi SUÇ : Kız kardeşini öldürmeye teşebbüs HÜKÜM : TCK.nun 82/1-d, 35/2, 29, 62. maddeleri uyarınca 8 yıl 4 ay hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Mahalli mahkemece verilen hükmün 5271 sayılı CMK.nun 35/2, 260, 6284 sayılı Yasanın 2/1-d ve 20/2 maddeleri gözetilerek Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığına tebliği üzerine anılan kurum tarafından da temyiz edildiği anlaşılmakla, dosya incelenerek gereği düşünüldü, Sanık ... hakkında kız kardeşi..."yi kasten öldürmeye teşebbüs suçundan açılan kamu davasında 6284 sayılı Yasanın 2/1-d ve 20/2 maddeleri uyarınca Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığının bu suçun zarar göreni olduğu, bu sıfatının gereği olarak CMK.nun 233 ve 234. maddeleri gereğince kovuşturma evresinde sahip olduğu davaya katılma ve öteki haklarını kullanabilmesi için duruşmadan haberdar edilmesi gerektiği halde, usulen dava ve duruşmalar bildirilmeden, davaya katılma ve CMUK.nun mağdur ve katılanlar için öngördüğü haklardan yararlanma olanağı sağlanmadan yargılamaya devam edilerek yazılı biçimde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafii ve şikayetçi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün sair yönleri incelenmeksizin öncelikle bu nedenle tebliğnamedeki düşünce gibi BOZULMASINA, 20/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.