10. Ceza Dairesi Esas No: 2018/2050 Karar No: 2019/4463 Karar Tarihi: 27.06.2019
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 10. Ceza Dairesi 2018/2050 Esas 2019/4463 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sulh Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulandığı ancak bu tedbirin infazı sırasında yükümlülüklerinin ihlal edildiği için yargılamaya devam edildiği ve mahkumiyet kararı verildiği belirtilmiştir. Sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağına karar verilmiştir. Anayasa Mahkemesinin kararı göz önüne alınarak, sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 53. maddesi uygulanabilirliği infaz aşamasında dikkate alınabileceği belirtilmiştir. Kararda, kanuna uygun işlemler yapıldığı, tüm delillerin toplanıp tartışıldığı ve suçun sanık tarafından işlendiğinin saptandığı ifade edilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri şunlardır: 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile değiştirilen TCK'nın 191. maddesinin 5. fıkrası, 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrası, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi.
10. Ceza Dairesi 2018/2050 E. , 2019/4463 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Tedavi ve denetimli serbestlik tedbirine uyulmaması üzerine mahkûmiyet
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ : Adli sicil kayıtları ve UYAP üzerinden yapılan araştırmada, sanık hakkında, bu suç tarihinden önce, aynı suçtan dolayı açılmış başka bir dava nedeniyle verilip kesinleşmiş herhangi bir tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin bulunmadığı anlaşıldığından, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunun 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasının sanık lehine uygulanma şartlarının bulunmaması nedeniyle, bu suçtan dolayı ilk olarak doğrudan tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanan ve bu tedbirin infazı sırasında, yükümlülüklerini ihlal eden sanık hakkında yargılamaya devam olunarak hüküm kurulmuş olması, 6545 sayılı Kanunun 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddenin 3. fıkrasına uygun olduğundan, bu husus dikkate alınarak yapılan incelemede; Durumundan şüphelenilerek üst yoklaması yapmak üzere icrai faaliyete başlandığı sırada, ele geçirileceği korkusuyla üzerindeki uyuşturucu maddeyi çıkarıp teslim eden sanık hakkında etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. 24.11.2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı gözetilerek, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1 ve 2. fıkraları ile 3. fıkrasının 1. cümlesinin uygulanmasının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür. Yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 27/06/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.