MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma, özel belgede sahtecilik
HÜKÜM : Sanık hakkında her iki suçtan beraat


Hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma ve özel belgede sahtecilik suçlarından sanığın beraatine ilişkin hükümler, O yer Cumhuriyet savcısı ve katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
1)Sanık hakkında özel belgede sahtecilik suçundan kurulan beraat hükmüne dair temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanığın eylemine uyan ve 5237 sayılı TCK"nın 207/1 maddesinde düzenlenen özel belgede sahtecilik suçunun gerektirdiği 5237 sayılı TCK’nın 66/1. maddesine göre hesaplanan 8 yıllık dava zamanaşımının; sanığın 17/03/2010 tarihli duruşmadaki savunması ile inceleme tarihi arasında gerçekleştiği anlaşılmakla; 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’nın 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA,ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE,
2)Sanık hakkında hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma suçundan kurulan beraat hükmüne dair temyiz taleplerinin incelenmesinde;
Sanığın katılan ...Ş"nin Kuyumcukent şubesinde mağaza sorumlusu olduğu ve günlük kasa mevcudundan uhdesine para geçirerek bunu kasa defterinde giderler kısmını fazla göstererek kapattığı ve bu durumun aynı sanığın bölge müdürlüğüne gönderdiği ve içine gelir gider belgelerini koyduğu zarfın üzerine gelir giderleri kasa defterinden farklı yazması neticesinde anlaşıldığı iddia edilen olayda;
Sanığın aşamalardaki savunmaları, katılan ve tanık beyanları, bilirkişi raporları, dosyada bulunan kasa defteri ve zarf fotokopileri, oluş ve tüm dosya kapsamına göre; her türlü kuşkudan uzak, somut ve kesin delil bulunmadığından sanık hakkındaki beraate ilişkin kabulde bir isabetsizlik görülmemiş, ikinci bilirkişi raporunda katılan kurumun sunduğu kasada olan ve olması gereken miktarlara dair tutanakta belirtilen farkların ay sonunda kapandığını ve ay ortalarında açıldığını, bunu denetleyenlerin görmemesinin mümkün olmadığının belirtilmesi, yine aynı raporda zarf ve kasa defterinde açıkça kayıt farkı görülse de bunun tek başına sanığın eylemi gerçekleştirdiğini kesin şekilde göstermeyeceğinin yazılması, ayrıca beyanlara göre sistemde sıkıntı ve zaafiyetlerin bulunduğunun anlaşılması karşısında tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; O yer Cumhuriyet savcısının ve katlan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 28/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.