20. Ceza Dairesi 2017/207 E. , 2017/4188 K.
"İçtihat Metni"Mahkeme : 3. Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ :
Ceza Genel Kurulu"nun süreklilik kazanmış uygulamalarına göre şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi; bozma kararı doğrultusunda uygulama yapmak, bozmadan sonra yapılan inceleme, araştırma ve yeni kanıtlara dayanarak hüküm kurmak, bozma nedeni veya nedenlerini tartışmak, ilk kararda yer almayan daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak, hükümde değişiklik yapmak suretiyle verilen direnme kararı özde direnme kararı olmayıp bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir karar olduğu ve Mahkemece, Dairemizin 10/04/2016 tarih ve 2015/16516 esas, 2016/2212 karar sayılı bozma kararına karşı direnildiği belirtilmiş ise de; direnme kararında bozma nedenlerinin tartışılmış olması, ilk kararda yer almayan daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurulması karşısında, karar, şeklen direnme gibi görünse de özde ilk karar niteliğinde olduğundan, direnme kararının bozmaya eylemli uyma olarak kabulü ile temyizen inceleme görevinin Dairemize ait olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;
a- Sanığın, evinde bulundurduğu esrarı kolluk görevlilerinin arama yapmak üzere geldikleri sırada tuvalete dökerken yakalandığı, ele geçirilen esrarı başkalarına temin ya da devir edeceğine ilişkin, sanıktan esrar satın aldığını iddia eden ...’ın soyut beyanı dışında delil bulunmadığı anlaşıldığından, eyleminin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu gözetilmeden uyuşturucu madde ticareti yapma suçundan mahkûmiyet kararı verilmesi,
b- Kabule göre de; adli sicil kaydında birden fazla tekerrüre esas alınabilecek hükümlülüğü bulunan sanık hakkında, TCK’nın 58 ve 5275 sayılı Kanun"un 108/2. maddeleri uyarınca bunlardan en ağırının esas alınması gerektiği gözetilmeyerek, Gemlik 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nin 2007/223 esas ve 2007/431 karar sayılı ilamı ile TCK’nın 86/1, 3 ve 87/3. maddeleri uyarınca verilen 1 yıl 8 ay hapis cezası yerine aynı ilamda yer alan 6136 sayılı Kanunu’nun 13/1. maddesi uyarınca verilen 10 ay hapis cezasının tekerrür uygulamasına esas alınması,
Kanuna aykırı, Cumhuriyet savcısı ile sanık ve müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
05.07.2017 tarihinde üyeler ... ve ...’ün karşı oyu ve oyçokluğuyla karar verildi.
KARŞI OY GEREKÇESİ:
Dosyada mevcut tutanakları, tanık ..."ın 10.06.2013 tarihli kolluk beyanı ve aynı tarihli fotoğraflı teşhis tutanağı, ev arama tutanağı, zabıt mümzi tanık beyanları ve tüm dosya kapsamına göre sanık ..."nın üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti suçunu işlediği sabit olmuştur. Şöyle ki;
Elinde uyuşturucu madde bulunan ve hakkında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrıca işlem yapılan dosyamızın tanığı ... 10.06.2013 tarihli kolluk beyanında açıkça uyuşturucuyu salça lakaplı sanık ..."dan aldığını beyan etmiş ve aynı tarihli fotoğraflı teşhis tutanağı ile de sanık ..."ı teşhis etmiş, alınan arama kararı üzerine sanık ..."ın evine arama için gidildiğinde sanık elindeki poşetle tuvalete kaçarak tuvaletin suyunu da açmak suretiyle poşeti tuvalete dökmüş ve polislerin müdahalesi sonucu etrafa yayılan yaklaşık daralı 19 gr. kadar THC ihtiva eden hint keneviri bitki kırıntıları ele geçirilmiştir.
Her ne kadar tanık ... Cumhuriyet savcılığına sonradan verdiği dilekçe de ve mahkemedeki beyanında kolluktaki ifadesinin doğru olmadığını sanık ..."ı tanımadığını uyuşturucu maddeyi Bursa"da tanımadığı kişilerden aldığını, emniyette baskıdan dolayı sanıktan aldığını söylediğini belirtmişse de; ... tanımadığını belirten kişinin satın aldığı kişiyi salça lakabıyla bilip teşhis etmesi mümkün değildir. Ayrıca dosyada bulunan 10.06.2013 saat 16.00"da tutulan araştırma tutanağına göre salça lakaplı kişinin sanık ... olduğu da tespit edilmiştir.
Sayın çoğunluk, sanığın uyuşturucu maddeyi başkalarına devir ve sattığına dair tanık ..."ın sonradan döndüğü soyut beyanından başka bir delil olmadığını ve eylemin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğundan kararın bozulmasına karar vermişse de; tanık ..."ın kolluktaki beyan ve teşhisi üzerine sanık ..."ın evinde yapılan aramada bir kısmını tuvalete dökerek imha ettiği, tanık ... yakalanan uyuşturucu madde ile aynı nitelikte uyuşturucunun ele geçirilmiş olması karşısında tanık ... kolluk beyanının soyut nitelikte kalmadığı bu beyan üzerine yapılan aramada sanığın evinde de aynı nitelikte uyuşturucu madde bulunması karşısında ve tüm dosya kapsamına göre sanık ..."ın üzerine atılı uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediği sabit olduğundan mahkeme kararının onanması gerektiği düşüncesinde olmamız sebebiyle sayın çoğunluğun bozma düşüncesine katılmıyoruz.