14. Hukuk Dairesi 2018/1841 E. , 2018/6775 K.
"İçtihat Metni" 14. Hukuk Dairesi
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 01.04.2008 gününde verilen dilekçe ile satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.03.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
Davacı vekili, müvekkili ile davalıların miras bırakanı ... arasında yapılan, ... Noterliğinin, 06.09.2006 tarih, 6494 yevmiye numaralı düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalılar miras bırakanı ..."ın, dava konusu 24, 241, 453, 582, 231, 271, 288, 541, 549, 561, 577 ve 342 parsel sayılı taşınmazlardaki babası ..."ın ölümü sonucu miras yoluyla kendisine intikal eden paylarının, davacıya satışının vaadedildiğini, ancak tapuda devrin yapılmadığını ileri sürerek dava konusu taşınmazlardaki davalılar adına kayıtlı payların tapu kaydının iptali ile davacı adına tescilini talep etmiştir.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hüküm, bir kısım davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
6100 sayılı HMK"nın 297/2. maddesinde hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesinin gerekli olduğu açıklanmıştır.
Somut olayda; mahkemece, hüküm sonucunda dava konusu taşınmazlarda davalılar adına kayıtlı payların tapu kayıtlarının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş ise de, hükümde davalılar adına kayıtlı ve iptaline karar verilen payların miktarı açık ve infaza elverişli şekilde gösterilmemiştir. Öte yandan, dava konusu 342 parsel sayılı taşınmazın, noksan ikmali üzerine dosya içerisine alınmış tedavüllü tapu kaydı ve kütük sayfasından, ... Asliye Hukuk Mahkemesinin, 1989/150 Esas, 1990/167 Karar sayılı ilamı sonucu ifraz görerek 722 ve 723 parsel sayılı taşınmazların oluştuğu, 723 parsel sayılı taşınmazın, dava dışı Hazine adına kayıtlı olduğu, 722 parsel sayılı taşınmazın ise, satış vaadinde bulunan ... miras bırakanı ... adına kayıtlı olduğu anlaşılmış ise de, mahkemece, ifraz sonucu kapatılarak işlerliğini yitirmiş 342 parsel sayılı taşınmaz üzerinden hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Öte yandan; Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 4. Adli Tıp İhtisas Kurulunun 30.06.2010 tarihli ön raporunda, muris ..."ın sağlık karnesinin ve ölüm tutanağının temini, yakınlarından sorulmak suretiyle murisin akit tarihi öncesi, akit tarihi itibariyle ve akit tarihi sonrası herhangi bir nöroloji ve psikiyatri kliniğine başvurusu varsa temin edilerek gönderilmesi istenmiş ise de, mahkemece bu hususlara ilişkin yapılan araştırmanın yeterli olmadığı, davalı asillere veya davalılar vekiline belirtilen ön rapor doğrultusunda murisin nöroloji ve psikiyatri kliniğine başvurusu olup olmadığı, başvurusu var ise ilgili evrakın temini için süre verilmeksizin ya da ilgili evrakın temini için belirtilen yerlere müzekkere yazılmaksızın, ilgililerin bilgisine başvurulmadan 27.11.2018 tarihli celsede 500,00TL Adli Tıp Kurumu masrafının yatırılması için davalılar vekiline kesin süre verilmesinin usulüne uygun olmadığı anlaşılmaktadır. Hal böyleyken, dosyanın davalı tarafın iddiası doğrultusunda murisin akıl sağlığı hususunda adli tıp kurumundan rapor alınmaksızın işin esası hakkında noksan soruşturma ve inceleme ile karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeplerle bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle bir kısım davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.10.2018 gününde oybirliği ile karar verildi.