14. Hukuk Dairesi 2018/1827 E. , 2018/6774 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki ortaklığın giderilmesi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen hüküm davacı vekili ve kayyım vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
7201 Sayılı Tebligat Kanunu, 19.01.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6099 sayılı Kanunla değiştirildikten sonra, gerçek kişilere yapılacak tebligatla ilgili olarak iki aşamalı bir yol benimsenmiştir. Bu değişikliğe göre, muhatabın adres kayıt sistemindeki adresine, Kanunun 21. maddesinin ikinci fıkrası uyarınca doğrudan tebligat yapılması mümkün değildir. Muhataba çıkarılan ilk tebligat, bilinen veya gösterilen adresine yapılacaktır. Buna göre, ilk defa bildirilen adresin muhatabın (davalının) adres kayıt sistemindeki adresi veya başka bir adres olması arasında fark yoktur. Her iki adres de Tebligat Kanununun 10/1. maddesi kapsamında bilinen adrestir. Bildirilen adrese çıkarılan tebligatın bila tebliğ iade edilmesi halinde, Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmeliğin 16/2. maddesi de nazara alınarak muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine Tebligat Kanununun 21/2. maddesine göre tebligat çıkarılacaktır.
Tebligat Kanununun 10/2 ve 21/2. maddeleri farklı şekilde yorumlanarak, başka adresi bilinmediği gerekçesiyle muhatabın adres kayıt sistemindeki yerleşim yeri adresine doğrudan doğruya 21/2. maddesine göre tebligat çıkartılması muhatabın savunma hakkını kısıtlayacağından, Anayasanın "Hak arama hürriyeti" kenar başlıklı 36. maddesine ve Tebligat Kanununun yukarıda bahsi geçen hükümlerine aykırı olacaktır.
Somut olaya gelince; her ne kadar Dairemizin, 31.10.2017 tarih, 2015/17704 Esas- 2017/7412 Karar sayılı mahalline iade kararı ile dosyanın gerekçeli karar tebliği yönünden mahkemesine iade edilmesine karar verilmiş ise de davalılar ....,...., ..., ..., ...., .... Zaman, ... ve ...."a gerekçeli karar tebligatının önceki mahalline iade kararına ve yukarıda açıklanan ilke ve kurallara aykırı olarak TK"nın 10/2. maddesi gözardı edilmek suretiyle, davalıların bilinen son adreslerine tebligat çıkarılmadan ve yasal şartları oluşmadan doğrudan doğruya TK"nun 21/2. maddesine göre yapıldığından usulsüz olduğu, öte yandan davalı ... ...."in dosya arasına alınmış 23.08.2018 tarihli nüfus kaydına göre yargılama sırasında 20.12.2011 tarihinde öldüğü anlaşıldığından anılan davalının mirasçılık belgesinin ilgilisinden temin edilerek dosya arasına alınması ve yeniden yazışmaya sebebiyet verilmemesi, aksi durumun hukuki sorumluluk doğuracağı hususu da gözetilerek mahkemece anılan davalılara ve.... mirasçılarına gerekçeli kararın 7201 sayılı Tebligat Kanunu ve Tebligat Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik hükümlerine göre tebliğ edildikten sonra temyiz süresi beklenerek Dairemize gönderilmesi için dosyanın MAHALLİNE İADESİNE, 16.10.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.