Yargıtay 12. Hukuk Dairesi 2007/1708 Esas 2007/4904 Karar Sayılı İlamı

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlular tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
7201 Sayılı Tebligat Kanunu"nun (tebliğ imkansızlığı ve tebellüğden imtina) başlıklı 21.maddesinde; (kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir ve memuruna imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesi de mümkün oldukça en yakın komşularından birine varsa, yönetici veya kapıcıya bildirir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih tebliğ tarihi sayılır.)  hükmü yer almaktadır.
Muhatabın adreste bulunmaması halinde tebliğ memurunun ne şekilde işlem yapacağı Tebligat Tüzüğü"nün 28.maddesinde düzenlenmiştir. Bu madde tebliğ memuruna ilgilinin adreste neden bulunmadığını (tahkik etme) görevini yüklemiştir. Buna göre tebliğ memuru tahkik etmekle kalmayıp, bunu tevsike yönelik olarak yaptığı tahkikatın sonucunu tebliğ evrakına yazacak ve maddede açıkça belirtildiği üzere ilgilisine imzalatacaktır.(HGK.nun 25.01.2006 tarih ve 2005/2-772 E. - 2006/17 K. )
Somut olayda tahkikat yapılan komşunun imzasının alınmadığı tebligat parçalarının incelenmesinden anlaşılmaktadır. Bu haliyle tebligat Tüzüğün 28.maddesine uygun olarak gerçekleştirilmediğinden tebligat usulsüzdür.
Tebliğ işleminde (mümkün olduğu takdirde) komşuya haber verilmesi şartı için komşunun imzası gerekmese de, bu husustaki tahkikatın belgelendirilmesi zorunludur. (HGK.nun 15.09.1976 tarih ve 889/2514)
O halde 7201 Sayılı Kanunun 32.maddesi de gözetilerek borçluların şikayetinin kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.      
SONUÇ :Borçluların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 15.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.