Bölge Adliye Mahkemesince verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Sanığa yükletilen şantaj eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu, Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı, Anlaşıldığından, katılan ... vekili ile sanık ... ve müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, 5271 sayılı CMK’nın 302/1. maddesi gereğince, isteme uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİ İLE HÜKMÜN ONANMASINA, hükmolunan hapis cezasının süresi ile tutuklama tarihine göre sanık ... müdafiinin TAHLİYE TALEBİNİN REDDİNE, dosyanın, 28.02.2019 tarihinde Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 7165 sayılı Kanun"un 8. maddesi ile değişik 5271 sayılı CMK"nın 304/1. maddesi gereğince, İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesine, kararın bir örneğinin ise İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 11. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 22/06/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.