(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2021/436 E. , 2021/3045 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu, İncesu İlçesi Hamurcu Mahallesi çalışma alanında bulunan 272 ada 1 parsel sayılı 174.116,44 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edildikten sonra, 25.07.2014 tarihinde tashihen devir suretiyle davalı İncesu Belediye Başkanlığı adına tapuya tescil edilmiştir. Davacı Hazine, çekişmeli taşınmazın devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yerlerden olduğu iddiasına dayanarak, tapu kaydının iptali ve adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı Hazine vekili ve vekalet ücretine yönelik olarak davalı İncesu Belediye Başkanlığı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, kadastro öncesi hukuki nedene dayanılmadığı, taşınmazın tarım arazisi olarak kullanıldığı ve taşınmazın 6360 sayılı Yasa gereği davalı İncesu Belediye Başkanlığı adına tapuya tescilinde anılan kanun hükümlerine bir aykırılığın bulunmadığı gerekçesiyle yazılı olduğu şekilde karar verilmiş ise de, eldeki dava kadastro öncesi haklara dayanılarak açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkin olması nedeniyle, Mahkemenin davanın vasfına ilişkin değerlendirmesi hatalı olduğu gibi, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama da hüküm vermek için yeterli bulunmamaktadır. Taşınmazın niteliğinin ve kullanım durumunun belirlenmesinde en önemli delil hava fotoğraflarının incelenmesi olduğu halde, sadece 1975 ve 1992 tarihlerine ait hava fotoğrafları temin edilerek harita mühendisi bilirkişisinden rapor alınmış ancak bu raporda, taşınmaz içerisinde çok sayıda ekili ve sürülü alanlar olduğu ve büyük bölümünde tarımsal faaliyetin yapıldığı belirtildiği halde, bu kısımların hangi alanlar olduğu, kullanılmayan alanların taşınmazın hangi kısmına isabet ettiği hususları belirtilmemiş, ayrıca tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine ilişkin hava fotoğrafları getirtilip jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden taşınmazın evveliyatı, kullanım süresi, niteliği ve üzerindeki imar-ihya işlemlerinin tamamlanıp tamamlanmadığı hususlarını açıklar şekilde rapor alınmamış, soyut nitelikte ve yetersiz tek ziraatçi bilirkişi tarafından hazırlanan rapor hükme esas alındığı gibi, taşınmazın ilk kayıt maliki ... adına aynı çalışma alanı içerisinde kadastro sırasında belgesiz zilyetlik nedeniyle tespit edilen taşınmaz bulunup bulunmadığı da yöntemince araştırılmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez.
Hal böyle olunca; sağlıklı sonuca varılabilmesi için Mahkemece öncelikle, taşınmazın ilk kayıt maliki ... adına taşınmazın bulunduğu kadastro çalışma alanı içerisinde kayıtsız ve belgesizden taşınmaz mal tespit ya da tescil edilip edilmediği Tapu Müdürlüğü, Kadastro Müdürlüğü ve Hukuk Mahkemeleri Yazı İşleri Müdürlüğünden ayrı ayrı sorulup, varsa tespit tutanakları ve oluşmuş iseler tapu kayıtlarının onaylı örnekleri getirtilmeli, ayrıca Harita Genel Müdürlüğü web sitesinin hava fotoğrafı sorgulama sayfasına girilerek taşınmazın bulunduğu köyü/mahalleyi/mevkiyi kapsayacak şekilde hangi yıllara ait hava fotoğraflarının bulunduğu araştırılıp belirlenmek ve (denetimin sağlanması bakımından) ilgili sayfanın çıktısı dosya içerisine konulmak suretiyle, buradan elde edilen verilere göre dava konusu taşınmazın kadastro tespit tarihinden 15-20-25 yıl öncesine (bulunmadığı taktirde bu tarihlere en yakın tarihlere) ait farklı dönemlerde çekilmiş en az üç adet stereoskopik hava fotoğrafı Harita Genel Müdürlüğü"nden tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenilerek dosya arasına konulduktan sonra mahallinde, yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen ve davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları ile üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi heyeti, jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisi ve fen bilirkişisinin katılımıyla yeniden keşif yapılmalı ve yapılacak bu keşifte taşınmazın öncesinin ne olduğu, taşınmaz üzerinde zilyetliğin bulunup bulunmadığı, varsa hangi tarihte ve ne zaman başladığı, zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğü, kimden kime ve nasıl intikal ettiği, imar-ihya edilip edilmediği ve edilmişse imar-ihyanın hangi tarihte tamamlandığı yerel bilirkişi ve tanıklardan etraflıca sorularak maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılmalı; ziraat mühendisi bilirkişi kurulundan, çekişmeli taşınmazın niteliğini, kullanım durumunu, imar-ihyaya muhtaç yerlerden olup olmadığını, böyle yerlerden ise imar-ihya edilip edilmediğini açıklayan önceki tarihli ziraatçi bilirkişi raporunu da irdeler şekilde tarımsal niteliğini ve komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde, toprak yapısını, eğimini, bitki desenini, zirai durumunu, üzerinde sürdürülen zilyetlik var ise zilyetliğin şeklini ve süresini bildiren, taşınmazın değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı gerekçeli rapor alınmalı; jeodezi ve fotogrametri mühendisi bilirkişisinden, yukarıda belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik üç adet hava fotoğrafı ile dosya arasında bulunan hava fotoğrafları üzerinde stereoskop aletiyle incelenmesi yaptırılarak, taşınmazın sınırlarını ve niteliğini, taşınmaz üzerinde imar-ihya tamamlanmış ise tamamlandığı tarih ile taşınmaz üzerinde sürdürülen zilyetliğin başlangıcını, şeklini ve süresini belirtir şekilde rapor alınmalı; fen bilirkişisine, keşfi ve uygulamayı denetlemeye elverişli, ayrıntılı rapor ve harita düzenlettirilmeli ve bundan sonra toplanan ve toplanacak deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin, yanılgılı değerlendirme ve eksik inceleme ile yazılı olduğu şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 31.03.2021 gününde oybirliği ile karar verildi.