7. Ceza Dairesi 2017/12698 E. , 2020/2931 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : 4389 sayılı Kanuna muhalefet
HÜKÜM : Hükümlülük
Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü;
I) Katılan ... vekilinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Hükmün 13/03/2015 tarihinde katılan banka vekillerinden Av. ..."a tefhim edildiği, katılan bankanın diğer avukatı olan Av. ... tarafından ise 1 haftalık yasal süresinden sonra 27/04/2015 tarihinde temyiz edildiği, katılan banka vekili Av. ..."ın temyiz inceleme isteğinin, kendisine yapılan tebligat süreyi tekrar başlatmayacağından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
II) Sanık ... müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde;
Sanık ... hakkında 765 sayılı TCK"nun 235. maddesine muhalefet suçundan açılan dava hakkında mahallinde her zaman bir karar verilmesi mümkün görülmüştür.
Sanıklardan ..."nın suç tarihinde Etibank A.Ş Düzce şube müdürü, diğer sanık ..."ın ise aynı şubenin ana kasa, muhasebe işlemleri ve cari işlemlerinden sorumlu şube yetkilisi olduğu, katılan bankanın suç duyurusu üzerine kanuni soruşturma raporu henüz dosyaya ulaşmadan sanık ... hakkında 14/09/1999-02/03/2001 tarihleri arasında ...- ... ve ... adlı 9 ayrı mudinin hesabından onların bilgisi dışında sahte imzalı, imzasız ya da şubede bulunmayan fişlerle zimmetine para geçirdiği, sanık ..."nın ise sanık ..."ın bahsi geçen eylemlerinden haberdar olduğu halde bunu gizleyerek göz yumduğu, pozisyonu gereği banka yönetimine durumu bildirmesi gerekirken bildirmeyerek ..."ın eylemlerine iştirak ettiği, ayrıca 08/04/1999 tarihinde ... adlı mudinin hesabında bulunan 15.845 USD miktarındaki parayı imzasız fişle çekerek aynı gün 1 dakika içerisinde kendi hesabına yatırarak zimmetine geçirdiği, bu paradan 16/04/1999 tarihinde 100 USD, 20/04/1999 tarihinde ise 4198 USD olmak üzere 2 parça halinde 11.380 USD yi çektiği, 08/05/2001 günü bankada ... adlı mudiden adı geçenin hesabına yatırmak üzere aldığı 12.000 TL yi zimmetine geçirdiği, yine 16/07/2001 günü döviz tevdiat hesabında bulunan paranın vadesiz hesabına aktarılmasını isteyen mudi ..."in şubeye gelerek bu maksatla kendisine bıraktığı imzalı boş tediye fişini kullanarak aynı gün mudiye ait hesaptan 1.475,67 TL çekerek zimmetine geçirdiği iddialarıyla açılan kamu davasında;
Sanık ..."ın banka müfettişine sunduğu ekinde hangi mudilerin hesabından ne kadar miktarda zimmette bulunduğuna dair listeyi de barındıran 17/08/2001 tarihli dilekçesinde; hesap sahiplerinin bilgi ve rızası dışında para çektiğini ve bu paraları ödemeye hazır olduğunu belirttiği, hazırlıkta ifadesi alınmaksızın 11/09/2001 tarihinde tutuklanması sonrası mahkemeye gönderdiği 28/12/2001 tarihli dilekçesi ve aşamalardaki savunmalarda ise; banka müdürü olan diğer sanığın sebebiyet verdiği açıkları kapatmak için kendisine verdiği talimatlara istinaden birtakım işlemleri yaptığını, işlemlerdeki imzalar kendisine ait olduğu için, müdürün kendisini ""sen sorumlu olursun"" diye korkutarak işlemleri yaptırtmaya devam ettiğini, çekilen paralardan haftada bir içkili yemek haricinde kendisinin herhangi bir karının olmadığını, çekilen paraları zimmete geçirenin diğer sanık olduğunu belirttiği, sanık ..."nın ise bu konuya ilişkin olarak aşamalardaki istikrarlı savunmalarında özetle; ..."ın zimmet eylemlerine iştirak etmediğini, ..."ın hesabından zimmetine para geçirdiği mudilerden ..."nın şubeye gelerek hesabında açık olduğunu bildirmesi üzerine durumu öğrendiğini, ilgili dekontta imzasını görmesi üzerine şubedeki işinden ayrılmış olan sanık ..."ı şubeye çağırarak konuyu görüştüğünü ve faksla olayı teftiş kuruluna bildirdiğini, suçlamaları kabul etmediğini belirttiği, olay tarihindeki şube personellerinden yetkili ..."ın banka müfettişine verdiği ifadesinde; Mart 2001 tarihinden itibaren...ve diğer bazı şube müşterilerinin hesaplarının sanık ... tarafından boşaltıldığını bildiğini, durumu banka müdürüne aktarmasına karşın müdürün durumu teftiş kurulu başkanlığına bildirmediğini, ancak şube müdürünün sanık ..."ın eylemlerinden de kendisiyle aynı tarihte haberdar olduğunu belirttiği, gişe yetkilileri ... ve ..."ın müfettişe verdiği ifadelerinde; dava konusu işlemlerin bir kısmının kendileri veya kendilerinin ekranlarından yapılmasının sebebinin ..."ın kendilerine verdiği talimatlar olduğunu belirttikleri, dosyada mevcut grafoloji raporlarına göre bir kısım sahte imzalı fişlerdeki imzaların sanık ..."ın eli ürünü olduğu, fişlerde sanık ..."nın eli ürünü olan imza bulunmadığı, dosya kapsamında bahsi geçen 9 mudinin hesabından zimmete geçirilen miktarların sanık ..."nın uhdesine geçtiğine dair bir tespitin bulunmadığı, dosya kapsamına göre sanık ..."nın diğer sanık ..."ın usulsüz işlemlerini öğrenmesi sonrası durumu teftiş kuruluna ya da adli makamlara bildirmekte gecikme gösterdiği ve açığı kapatması için ona süre verdiği anlaşılmakta ise de; banka zimmeti suçunun özel kastı gerektiren suçlardan olduğu, sanık ..."ın aşamalarda değişkenlik gösteren soyut beyanı dışında, sanık ..."nın ..."ın gerçekleştirdiği zimmet eylemlerine iştirakten sorumlu tutulması, cezalandırılması için, savunmasının aksine her türlü şüpheden uzak, kesin ve inandırıcı delil bulunmadığı, sanık ..."nın mudiler ... ve ..."a yönelik eylemlerinin ise imzasız tediye fişi ile gerçekleştirilmesi ya da elden alınan paranın hesaba yatırılmaması şeklinde gerçekleşmesi nedeniyle basit zimmet ve ..."e yönelik eylemin ise güvene dayalı olarak alınan imzalı boş tediye fişinin kullanılması suretiyle gerçekleştirilmesi nedeniyle güveni kötüye kullanma suçu kapsamında kaldığı gözetilmeden yazılı şekilde hüküm tesisi,
Yasaya aykırı olup, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK.nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA,
III) Sanık ... müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde;
1. Dairemizin uygulamalarına göre;
Zimmetin, banka içi kayıtların olağan bir denetimi, araştırma ve karşılaştırılması suretiyle kesin bir biçimde ortaya çıkarılabilecek durumda olması halinde basit olarak nitelendirilmesi mümkün olup;
Ayrıca,
Tediye fişleri kullanılarak banka parasının zimmete geçirilmesinde fiilin, basit ya da nitelikli zimmet suçunu oluşturup oluşturmayacağının değerlendirilmesi bakımından;
Tediye fişleri bulunamamış ya da bulunan tediye fişlerinde mudi imzası yok ise, eylem basit zimmet,
Mudiyi yanıltarak veya kandırılarak imzalatılan boş bir tediye fişini kullanılıp, mudinin bilgi ve talimatı olmaksızın hesabından para çekilerek mal edinilmiş ise, eylem nitelikli zimmet,
Tediye fişine mudi yerine sahte imzalar atılmak suretiyle gerçekleştirilen işlemler ile ilgili olarak, fişler üzerindeki sahte imzaların ilk bakışta ve basit bir inceleme ile sahteliğinin anlaşılması halinde eylem basit zimmet, sahteciliğin aldatıcılık özelliğinin bulunması halinde ise eylem nitelikli zimmet suçunu oluşturacaktır.
Yukarıda anılan hususlar dikkate alınarak,
Sanık ..."ın ..., Ali Balcı, Mehmet Sevinç, Ali Kaplan, Mustafa Güven, ..., Hüseyin Aytan, Kemal- Şevket Gel ve Hayriye Perçin adlı 9 ayrı mudinin hesabından imzasız ya da ele geçmeyen tediye fişleri ile yaptığı işlemlerin basit zimmet suçu kapsamında kaldığı, Ali Balcı"nın bankada bulunan imza kartonetinin sahte imzalı kartonet ile değiştirildikten sonra mudi yerine sahte imzalı 17/08/2000, 29/08/2000, 31/08/2000 tarihli fişlerle gerçekleştirilen eylemlerin nitelikli zimmet suçu kapsamında kaldığı, ... adlı mudinin hesabından 09/01/2001, 05/02/2001, 13/02/2001, Ali Kaplan"ın hesabından 06/11/2000, 26/10/2000, 12/12/2000, ..."ın hesabından 25/10/2000, Hüseyin Aytan"ın hesabından 09/11/2000, Kemal-Şevket Gel"in hesabından 11/01/2000 ve Hayriye Perçin"in hesabından 07/09/2000 tarihli sahte imzalı fişlerle gerçekleştirilen eylemler yönünden dosyada ilgili fişlerin suretlerinin bulunduğu, kartonetlerin ise bir kısmının suretlerinin bulunduğu nazara alınarak ilgili fiş asılları ve adı geçen mudilerin bankada bulunan hesap kartonetleri veyahut kartonetlerin mevcut olmaması halinde orijinal imzalı diğer belge asılları dosyaya celp edildikten sonra, mudilere ait hesap kartonetlerinde bulunan imzalarla yukarıda belirtilen sahte mudi imzası taşıyan fişlerdeki imzalar karşılaştırılıp aldatma kabiliyetinin bulunup bulunmadığının mahkemece saptanması, denetime imkan verecek şekilde tutanağa geçirilmesi, işlemlerin çokluğu ve duraksama halinde mahkemeye yardımcı olma ve aydınlatma bakımından bankacılık işlemleri konusunda uzman bir bilirkişinin görüşüne başvurulup her bir işlem bakımından duraksamaya yer bırakmayacak şekilde, eylemlerin ayrı ayrı basit ya da nitelikli zimmet olup olmadıklarının tespit edilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekirken, tüm işlemler nitelikli zimmet kabul edilmek suretiyle eksik araştırmaya dayalı olarak yazılı şekilde karar verilmesi,
2. Adli para cezasının tayininde, 4389 sayılı Yasanın 22/3. maddesinde yer alan "Meydana gelen zararın üç katı" düzenlemesinde üç kat uygulamasının nitelikli zimmet kapsamında değerlendirilen eylemler sebebiyle oluşan ve tazmin edilmeyen zarar miktarının dikkate alınması gerekeceği de gözetilerek; Sanık ... hakkında suç duyurusu ve kanuni soruşturma raporu beklenmeksizin düzenlenen iddianamede toplam zimmet miktarının 1.228.391,83 DEM ve 181.695,29 USD, kanuni soruşturma raporunda ise 1.369,406.70 DEM ve 186,986.95 USD olarak belirtildiği, banka müfettişi görevlendirilmesine ilişkin 14/08/2001 tarihli görev emrinde sanık ..."ın 14/08/2001 tarihi itibarıyla 3.864 USD ödeme yaptığının belirtildiği, kanuni soruşturma raporunda ise mudilerden ..."ya ilişkin olarak mudinin banka müfettişine sanığın parasını kendisine ödediğini beyan ettiği gözetildiğinde, bankadan banka zararını oluşturan güncel iade miktarı da sorulduktan sonra zimmet miktarı husundaki çelişkinin giderilmesi, bakiye nitelikli ve basit zimmet miktarlarının belirlenmesi hususunda bilirkişi incelemesi yaptırılarak neticesine göre karar verilmesi yerine mahkemece sanık ..."ın 9 ayrı mudiye yönelik tüm işlemlerinin sübuta erdiği kabul edilmesine karşın bu mudilerden ... ve ..."a yönelik 40.637,54 USD ve 102.500,00 DEM miktarındaki işlemleri ve iade edilen miktarları hesaba katmayan 10/11/2008 tarihli bilirkişi raporunda belirlenen zimmet miktarının hükme esas alınması,
Kabule göre de;
3. Nitelikli zimmet suçundan verilen ve banka zararının üç katı artırılan adli para cezasının, ayrıca teselsül nedeniyle artırılamayacağının gözetilmemesi,
Yasaya aykırı olup, sanık ... müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, cezada kazanılmış hakkın saklı tutulmasına,18/02/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.