Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/1322
Karar No: 2014/403
Karar Tarihi: 28.03.2014

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/1322 Esas 2014/403 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2013/1322 E.  ,  2014/403 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Söğüt Asliye Hukuk Mahkemesi (Aile Mahkemesi Sıfatıyla)
    TARİHİ : 06/05/2013
    NUMARASI : 2012/381 E

    Taraflar arasındaki "mal rejiminden kaynaklanan davalar (katılma alacağı)" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Söğut Asliye Hukuk (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Mahkemesince davanın reddine dair verilen 31.12.2012 gün ve 2012/381 E. sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 8.Hukuk Dairesi"nin 28.02.2013 gün ve 2013/2339 E.-2013/2473 K. sayılı ilamıyla ile;
    (...Davacı vekili dava dilekçesinde; vekil edeni ile davalının 02.10.1992 tarihinde evlendiklerini, Eskişehir 2.Aile Mahkemesi"nin 2012/474 E.-641 K. sayılı kararı ile boşandıklarını, kararın kesinleştiğini, davalı adına tapuda kayıtlı 305 ve 405 parsel sayılı taşınmazlar ile Türkiye İş Bankası ve Ziraat Bankası Söğüt Şubelerinde vadeli ve vadesiz mevduat hesaplarının bulunduğunu, 405 parselin edinme tarihinden mal rejiminin sona erdiği tarihe kadar kredi ödemelerinin davalının edinilmiş malından karşılandığını açıklayarak, taraflar arasındaki mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 20.000 TL katılma alacağının tasfiye tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, taşınmazların devrinin önlenmesi için ihtiyati tedbir kararı verilmesini, yine davalının anılan bankalardaki hesapları üzerine ihtiyati tedbir konulmasını istemiştir.
    Mahkemece, "31.12.2012 tarihli ara karar ile davacının talebinin para alacağına ilişkin olup, ihtiyati tedbir kararının ancak uyuşmazlık konusu hakkında verilebileceği, para alacakları bakımından koşulları oluştuğu takdirde ancak ihtiyati haciz istenebileceği gerekçesiyle tedbir talebinin reddine karar verilmiştir." Tedbir talebinin reddine ilişkin ara kararına karşı davacı vekili tarafından kanun yoluna başvurulmuştur.
    6100 sayılı HMK. nun Geçici 3/3.maddesinin düzenlemesi ile Bölge Adliye Mahkemelerine görev verilen hallerde bu mahkemeler göreve başlayana kadar 1086 sayılı Kanunun 6100 sayılı Kanuna aykırı olmayan hükümleri uygulanacaktır. Bu durumda HMK. nun 341.maddesi ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi ile bu taleplerin kabulü halinde itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurma Bölge Adliye Mahkemelerine görev olarak verildiğine göre, HMK. nun 391/3. maddesi gereği ihtiyati tedbir isteğinin reddine ilişkin kararlara karşı kanun yoluna gidilebileceği ve bu isteğin Yargıtay tarafından inceleneceği hususunda duraksamamak gerekir.
    Somut olayda, davacı vekilinin, açmış olduğu katılma alacağı davası sonunda elde edebileceği alacağını güvence altına almak amacı ile ihtiyati tedbir talebinde bulunduğu görülmektedir. İhtiyati tedbir öğretide "...kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca, davacı veya davalının (dava konusu ile ilgili olarak) hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı öngörülmüş geçici nitelikte, geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır." şeklinde tarif edilmiştir (Medeni Usul Hukuku 12.Baskı Sh.714-Prof. Dr. Hakan Pekcanıtez, Prof. Dr. Oğuz Atalay, Prof. Dr. Muhammet Özekes). Anılan tariften de anlaşılacağı üzere ihtiyati tedbirin diğer fonksiyonları yanında davanın devamı sırasında ve verilecek hükmün kesinleşmesine kadar olan süreç içerisinde dava konusu şey üzerinde yeni bir takım ihtilafların çıkmasını da önleyici niteliği itibariyle geçici bir hukuki korumadır.
    Nitekim 6100 sayılı HMK" nun onuncu kısmının birinci bölümünde düzenlenen ihtiyati tedbir müessesesi 389.madde başlığında "geçici hukuki korumalar" olarak sınıflandırılmış ve aynı maddenin birinci fıkrasında "mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir" şeklinde şartları belirtildikten sonra takip eden maddelerde bu konudaki talep, verilecek karar ve içereceği hususlar, teminat, kararın uygulanması gibi sair hususlarda yapılması gerekli usul ve prosedür açıklanmıştır.
    Anılan yasal düzenlemeler ışığında somut olaya bakıldığında; davacı tarafın dava ile elde edebileceği alacağı güvence altına almak amacı ile ihtiyati tedbir talebinde bulunulduğu, dava konusu taşınmazlar ve banka hesaplarına tedbir konulmaması durumunda hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşabileceği ya da tamamen imkansız hale gelebileceği veya gecikme sebebiyle bir sakınca yahut ciddi bir zarar da doğabileceği endişesi de gözetilerek, beklenen alacağa göre tedbir talebinin değerlendirilmesi gerekirken yazılı şekilde talebin reddi doğru olmamıştır.
    Mahkemece, talebe konu parsellerin tapu kayıtları ile banka hesaplarına ilişkin ekstrelerin getirtilerek, taşınmazların ve banka hesaplarına ilişkin hesap hareketlerini de içerir biçimde ekstrelerin getirtilmesi, bu çerçevede katkı ya da katılma alacağına konu (her ikisi de olabilir) beklenen ve alınabilecek miktarın yasal faiz alacağı ile birlikte düşünülerek, bunu karşılayacak taşınmaz ya da banka hesabına yönelik, alacağın tahsilini sağlamak bakımından, tedbir kararı verilmesi gerekirken, muhtemel alacak miktarı ve faizi gözardı edilerek isteğin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır...)gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    TEMYİZ EDEN : Davacı vekili

    HUKUK GENEL KURULU KARARI

    Hukuk Genel Kurulu"nca incelenerek dosyadaki kağıtlar okunduktan ve kararın süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan sonra gereği görüşüldü:
    Davacı vekili, tarafların boşandıklarını, mal rejiminin tasfiyesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere şimdilik 20.000 TL katılma alacağının tasfiye tarihinden itibaren yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini, taşınmazların devrinin önlenmesi ve İş Bankası ile Ziraat Bankası’nda davalı adına bulunan vadeli vadesiz mevduat hesaplarına ihtiyati tedbir konulmasına karar verilmesini istemiştir.
    Mahkemece, ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmiş, kararın temyiz edilmesi üzerine yukarıda başlık bölümünde yazılan gerekçe ile bozulmuş, bozma üzerine yapılan yargılamada mahkemece önceki kararda direnilmiş, direnme kararı davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    İşin esasına geçilmeden önce ön sorun olarak 21.02.2014 gün ve 2013/1 E. ve 2014/1 Karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı dikkate alındığında ihtiyati tedbir kararlarının temyiz edilip edilemeyeceği tartışılmış, yapılan görüşmeler sonunda; direnme kararına yönelik davacı vekilinin temyiz itirazlarının 21.02.2014 gün ve 2013/1 Esas, 2014/1 K. Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı dikkate alındığında temyiz yolunun açık olmadığı kabul edilmiş ve direnme kararına yönelik temyiz dilekçesinin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
    S O N U Ç : Yukarıda açıklandığı üzere davacı vekilinin direnme kararına yönelik temyiz dilekçesinin REDDİNE, 28.03.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi