Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İİK.nun 170/3. maddesinde "tetkik mercii 62-68/a maddelerine göre yapacağı inceleme sonunda inkar edilen imzanın borçluya ait olmadığına kanaat getirirse itirazın kabulüne karar verir" denilmektedir. İcra mahkemesince bilirkişi incelemesi yaptırmadan inkar edilen imzanın borçluya ait olduğu kanısına vararak itirazın kabulüne karar verilebilir ise de imzanın borçluya ait olmadığı sonucuna sadece bilirkişi incelemesi ile ulaşabilir. Ancak, bu konuda taraflar arasında ihtilaf bulunmadığından ve temyiz konusu yapılmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Yukarıda belirtildiği gibi imza itirazına ilişkin olarak bilirkişi incelemesi yapılmadan karar verildiğine göre İİK.nun 170/3. maddesindeki koşullar  oluşmadığından alacaklı aleyhine icra inkar  tazminatı ve para cezasına hükmedilemeyeceği gibi alacaklı çekte ciranta konumunda bulunduğundan kendi bilgisi dışında daha önce atılmış olan keşideci imzasını bilebilecek durumda bulunmadığı, bu sebeple de takipte kötüniyetli olamayacağı da dikkate alınarak alacaklı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilmesi isabetsizdir.
Öte yandan İİK.nun 170/3. maddesi gereğince borçlunun imzaya itirazının kabul edilmesi halinde mahkemece takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
Yukarıda belirtilen hususlar mahkeme kararının bozulmasını gerektirmekle beraber bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile İstanbul 2. İcra Mahkemesinin 2005/819 E. 2006/198 K. sayılı 15.11.2006 tarihli kararının hüküm bölümünün 1 numaralı bendinin tamamen silinerek hüküm fıkrasından çıkarılmasına, 1. bend olarak yerine " davacı şirket hakkındaki takibin durdurulması" sözcüklerinin yazılmasına, mahkeme kararının düzeltilmiş bu şekliyle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA),mahkeme kararı düzeltilerek onandığından harç alınmasına yer olmadığına, 13.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.