Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü : Borçlular vekilinin imzaya itirazı üzerine Mahkemece imza itirazının kabulü ile takibin durdurulmasına karar verilmesinden sonra bu defa borçlular vekili Av.T. U.’ın 22.12.2006 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiği, vekaletnamelerinin incelenmesinde feragat yetkisinin bulunduğu anlaşılmıştır. Davadan feragat geniş kapsamlı bir beyan olup, HUMK.nun 95/1.maddesi gereğince kati bir hükmün hukuki neticelerini doğurur. Feragatın geçerliliği karşı tarafın muvaffakatına bağlı değildir. Feragat beyanı, etkisini, onu yapanın tek yönlü irade beyanı ile gösterir. Bu durumda İcra Mahkemesi kararının, borçlular vekilinin feragatı hakkında bir karar verilmek üzere bozulması gerekir. (HGK.nun 20.09.1995 tarih, 1995/12-661 E. – 1995/763 K. ) SONUÇ : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının yukarıda yazılı nedenlerle kabulü ile feragat hakkında bir karar verilmek üzere mahkeme kararının İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA),13.03.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.