23. Hukuk Dairesi 2015/6108 E. , 2017/2519 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonucunda verilen hükmün onanmasına ilişkin Dairemizin 28.05.2015 tarih, 2014/4382 esas ve 2015/4019 karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi davacı vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 04.05.2010 tarihli arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi düzenlendiğini, davalı arsa sahibinin 2 adet daire alacağını, kalan yerlerin müvekkili yükleniciye ait olacağını, kottan daire çıktığı takdirde bu dairenin de müvekkiline ait olacağını, 8 daire ve kottan 1 adet daire olmak üzere toplam 9 daire yapıldığını, 2 dairenin davalıya teslim edildiğini, süresi içinde inşaat tamamlandığı halde zemin katta bir dairenin müvekkiline verilmediğini ileri sürerek, zemin kat 3 nolu bölümün müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin boşanma davası nedeniyle ilgili dairelere tedbir konulduğunu, dairenin davacıya ait olduğunu Aile Mahkemesi"ne bildirdiklerini, ancak tedbirin kaldırılmadığını, dairenin bu sebeple devredilemediğini, davacının da bu durumu bildiğini, davanın kötüniyetli açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davacı vekilinin beyanına ve tapu kaydına göre, dava konusu taşınmazın yüklenici tarafından davacının bilgisi, rızası ve talimatıyla, dava dışı 3. şahsa devredildiği ve davanın da, konusuz kaldığı anlaşılmakla dava konusu talep bakımından bir karar verilmesine yer olmadığına dair verilen karar, davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemiz"in 28.05.2015 tarih, 2014/4382 esas ve 2015/4019 karar sayılı ilamı ile onanmıştır.
Bu kez, davacı vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Dava konusu 3 numaralı bağımsız bölümün, tapu kaydına davalının boşanma davasında Aile Mahkemesi"nce tedbir konulması nedeniyle davacıya devredilemediği anlaşılmış, bu husus, davalı arsa sahibince de cevap dilekçesinde kabul edilmiş, anılan bölüm, yargılama sırasında davacının gösterdiği üçüncü kişiye devredilmiş ve bu nedenle konusuz kalan davada karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. Bu durumda, dava açılmasına davalı arsa sahibinin sebep olduğunun kabulü ile davacı yararına vekalet ücretine hükmedilmesi gereklidir. Mahkemece verilen hükmün “4” numaralı bendinde, davalı lehine vekalet ücretine karar verilmiş ise de, bu husus açıkça temyiz nedeni yapılmadığından bozma kapsamı dışında bırakılmıştır.
Yukarıda açıklanan nedenlerle, mahkemece, davacı lehine Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 6. maddesi gereğince vekalet ücreti hesaplanıp hüküm altına alınması gerekirken, vekalet ücreti verilmemesi hatalı olmuştur.
Mahkeme kararının bu nedenlerle bozulması gerekirken, sehven onandığı bu kez yapılan incelemede anlaşılmıştır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin karar düzeltme istemin kabulü ile, Dairemiz"in 28.05.2015 tarih, 2014/4382 esas ve 2015/4019 karar sayılı onama ilamının kaldırılarak, mahkeme kararının BOZULMASINA, evvelce alınan onama harcı ile karar düzeltme peşin harcının istek halinde iadesine, 04.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.