5. Hukuk Dairesi 2019/1867 E. , 2020/5876 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne ilişkin ilk derece mahkemesinin kararına karşı davacı idare vekilinin istinaf başvurusu üzerine ...Bölge Adliye Mahkemesinin 5. Hukuk Dairesinin istinaf isteminin esastan reddine dair kararı ile birlikte ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/1047 E. - 2016/875 K. sayılı kararının Yargıtay"ca incelenmesi davacı idare vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
İlk derece mahkemesince davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karara karşı, davacı idare vekili tarafından yapılan istinaf başvurusunun ...Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince HMK"nun 353/1-b-1 maddesi uyarınca esastan reddine karar verilmiş olup; hüküm, davacı idare vekilince temyiz edilmiştir.
Aşağıda açıklanan gerekçelerle ...Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesince verilen istinaf başvurusunun esastan ret kararı kaldırıldıktan sonra ... 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/1047 E. - 2016/875 K. sayılı kararının incelenmesinde;
Bilirkişi incelemeleri yaptırılmıştır. Alınan raporlar ve yapılan inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir. Şöyle ki;
1) Dava konusu taşınmaz mal arsa niteliğindedir. Kamulaştırma Kanununun kıymet takdir esaslarını belirleyen 11. maddesinin 1. fıkrasının arsalara ilişkin (g) bendi uyarınca arsaların bedelinin değerlendirme gününden önceki özel amacı olmayan emsal satışlara göre hesaplanması zorunludur.
Dosyadaki bilgi ve belgelere göre; dava konusu taşınmazın m2 bedelinin ilk bilirkişi kurulu raporunda 198,50 TL, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda ise 503,00 TL olarak belirlendiği dikkate alındığında m2 bedeli ve hükme esas alınan bilirkişi raporunda somut emsal olarak incelenen taşınmaz ile dava konusu taşınmazın yüzölçümleri arasında büyük fark bulunması nedeniyle alınan rapor inandırıcı olmayıp, bu rapora göre hüküm kurulması mümkün değildir.
Bu durumda; taraflara, dava konusu taşınmaza yakın bölgelerden ve yakın zaman içinde satışı yapılan benzer yüzölçümlü satışları bildirmeleri için imkan tanınması, lüzumu halinde re"sen emsal celbi yoluna gidilmesi, taşınmazın, değerlendirme tarihi itibariyle, emsal alınacak taşınmazın ise satış tarihi itibariyle imar ya da kadastro parselleri olup olmadığı ilgili Belediye Başkanlığı ve Tapu Müdürlüğünden sorulması, ayrıca dava konusu taşınmazın; imar planındaki konumu, emsallere ve değerini etkileyen merkezi yerlere olan uzaklığını da gösterir krokisi ve dava konusu taşınmaz ile emsal taşınmazların resen belirlenen vergi değerleri ve emsal taşınmazların satış akit tablosu getirtilerek, dava konusu taşınmazın değerlendirmeye esas alınacak emsallere göre ayrı ayrı üstün ve eksik yönleri ve oranları açıklanmak suretiyle yapılacak karşılaştırma sonucu değerinin belirlenmesi bakımından, yeniden oluşturulacak bilirkişi kurulu marifetiyle mahallinde keşif yapılarak alınacak rapor sonucuna göre hüküm kurulması gerektiğinin düşünülmemesi,
Doğru olmadığı gibi;
2-7139 sayılı Kanunla değişik Kamulaştırma Kanununun 10/8 fıkrası gereğince, bozma sonrası bankaya hak sahibi adına yatırılacak bedelde artış olması halinde bu kısım için; 7139 sayılı Kanun ile yapılan değişiklik hükümlerine göre işlem yapılması gerektiğinden,
Hükmün yukarıda açıklanan gerekçelerle davacı idare vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile HMK"nun 371. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HMK’nun 373/1. maddesi uyarınca kararın bir örneğinin ...Bölge Adliye Mahkemesi 5. Hukuk Dairesi"ne GÖNDERİLMESİNE, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 18/06/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.