11. Hukuk Dairesi 2016/14615 E. , 2018/5795 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... .... Tüketici Mahkemesi’nce verilen 01/.../2015 tarih ve 2015/59-2015/1765 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı, davalı bankadan muhtelif tarihlerde kullanmış olduğu krediler sebebiyle davalı banka tarafından kendisinden, dosya masrafı, ipotek tesis ücreti ve komisyon gibi adlar altında toplam 5.720,89 TL kesinti yapıldığını, söz konusu tutarın kendisine iadesi gerektiğini ileri sürerek 5.720.89 TL’nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, talebin zamanaşımına uğradığını, davacının, kredi sözleşmeleri sebebiyle tahsil edilecek masraflar hakkında bilgilendirildiğini, taraflar arasındaki kredi sözleşmelerinde yer alan dosya masrafı tahsiline ilişkin hükümlerin haksız şart niteliğinde olmadığını zira bu tutarların davacıyla müzakere edilerek belirlendiğini, davacının talebi üzerine kendisine konut kredisi kullandırıldığını, konut kredilerinde ipotek fek ücretinin zorunlu masraf olarak tahsil edildiğini zira bu ücretin ipoteğin tapuya tescil işlemleri sırasında tapu müdürlüğünce talep edildiğini savunarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalı banka tarafından davacı tüketiciye kullandırılan krediye ilişkin olarak kredinin kullandırımı sırasında davalı bankaca davacıdan tahsil edilen ve masraf belgeleri sunulmamış olan ....07.2011 tarihli dekontla alınan 300 TL ....07.2011 tarihinde tahsil edilen 825 TL 18.....2012 tarihli dekontla tahsil edilen 1200TL ve 07.09.2010 tarihli dekontla tahsil edilen 3125 TL ile 05.01.2015 tarihinde tahsil edilen 208,95 TL ekspertiz ücreti olmak üzere toplam 5658,95 TL’nin davacıya iadesi gerektiği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilerek 5658.95 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava, genel kredi sözleşmesi uyarınca tahsil edilen dosya masrafının iadesine ilişkindir. Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un ..."nci maddesinde, kanun kapsamının tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamalar olduğu açıklanmış, .../1-l bendinde tüketici işlemi; “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve
hukuki işlemi ifade eder” şeklinde açıklanmış, aynı Yasa"nın .../1-k bendinde ise tüketici; “Ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişi” şeklinde tanımlanmıştır.
6102 sayılı ..."nın 4/f bendinde ise “Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine ilişkin düzenlemelerde öngörülen hususlardan doğan hukuk davalarının” ticari dava sayılacağı, 5/1"inci maddesinde de asliye ticaret mahkemelerinin tüm ticari davalara bakmakla görevli olduğu belirtilmiştir.
Somut uyuşmazlıkta taraflar arasında imzalanan kredi sözleşmesi Genel Kredi Sözleşmesi olup, davalı tarafça dosyaya sunulan geri ödeme planında kredinin türü “ ticari kredi” olarak gösterilmiştir.
Görev hususu kamu düzeninine ilişkin olup, yargılamanın her safhasında re"sen gözetilmelidir. Bu itibarla, mahkemece, davacının kredi kullanımı esnasında mesleki amaçla hareket ettiği, uyuşmazlığın bankacılık işleminden kaynaklanan ticari dava niteliğinde olduğu, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun’un uygulanmasını gerektirir bir hususun bulunmadığı nazara alınarak görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, işin esası incelenerek, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
...- Bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, kararın re"sen BOZULMASINA, (...) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, bozma sebep ve şekline göre, davalı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalıya iadesine, 27/09/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.