16. Hukuk Dairesi 2015/17919 E. , 2018/1251 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :... MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
... sırasında .. Mahallesi çalışma alanında bulunan 106 ada 7, 8, 12, 13, 14, 33, 55, 56, 75, 76, 78, 82, 84, 85, 87, 213 ada 6, 7, 214 ada 17 parsel sayılı muhtelif yüzölçümdeki taşınmazlardan 106 ada 7, 14, 75, 76, 78, 82, 85, 213 ada 7 ve 214 ada 17 parsel sayılı taşınmazlar irsen intikal, taksim ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle davalı ..., 106 ada 8, 33, 55, 84, 213 ada 6 parsel sayılı taşınmazlar davalı ..., 106 ada 12 parsel sayılı taşınmaz davalı ..., 106 ada 13 parsel sayılı taşınmaz ..., 106 ada 56 ve 87 parsel sayılı taşınmazlar ise ... adına tespit edilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazların müşterek muris ..."dan intikal ettiği ve terekesinin taksim edilmediği iddiasına dayanarak miras payına yönelik olarak dava açmış, yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçıları tarafından davaya devam edilmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın reddine, çekişmeli taşınmazların tespitleri gibi tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı Hüseyin Duran mirasçıları vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece, dava konusu taşınmazların tarafların müşterek murisleri ... "dan intikalen gelen taşınmazlar olmayıp, davacı taraf ile miras ilişkisi bulunmayan davalıların murisleri ..."dan intikal ettiği gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmiş ise de; yapılan inceleme, araştırma ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır. Davacı vekili tarafından dava dilekçesinde tanık deliline dayanılmış ve 22.06.2007 havale tarihli dilekçeyle de dinlenilmesi istenilen tanıkların isim ve adresleri mahkemeye bildirilmiş, buna karşın keşiften önceki son oturumda tanıklarla ilgili herhangi bir ara karar kurulmadan sadece keşif günü verilmekle yetinilmiş, davacı tarafın bildirdiği tanıklar adına keşif gün ve saatini bildirir meşruhatlı davetiye tebliğ edilmeyerek davacı tanıklarının yokluğunda keşif icra edilmiş ve bu şekilde davacı tanıkları dinlenilmeksizin karar verilmiştir. Diğer yandan keşif sırasında dinlenen bilirkişi ve davalı tanıklarından da taşınmazlar hakkında ayrı ayrı beyan alınarak her bir taşınmazın kimden geldiği, bir diğer ifade ile tarafların müşterek murisinden gelip gelmediğinin belirlenmesi gerekirken tüm taşınmazlar yönünden tek beyan alınarak bu beyan ile yetinilmiştir. Böylesine eksik ve yetersiz bir incelemeye dayalı olarak karar verilemez. Hal böyle olunca; mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişiler, tespit bilirkişileri ve teknik bilirkişi huzuru ile yöntemince keşif yapılmalı, davacı ve davalı tanıklarına keşif gün ve saatini bildirir davetiye tebliğ edilip, arazi başında hazır olmalarına imkan sağlanmalı, keşif sırasında dinlenecek yerel bilirkişiler, tespit bilirkişileri ve tarafların bildirdikleri tüm tanıklar dinlenilip her bir taşınmaz yönünden ayrı ayrı beyan alınarak taşınmazların kime ait olduğu, tarafların müşterek murisleri ... "dan intikal edip etmediği, kim tarafından ne zamandan beri ne şekilde kullanıldığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, tanık ve bilirkişi beyanları arasında çelişki oluştuğu takdirde gerektiğinde yüzleştirme yapılarak bu çelişki giderilmeye çalışılmalı, fen bilirkişisine keşfi takibe imkan verir kroki düzenlettirilmeli, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller hep birlikte değerlendirilip sonucuna göre hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davacı Hüseyin Duran mirasçıları vekili"nin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, 26.02.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.