12. Ceza Dairesi 2019/7261 E. , 2020/5616 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 62/1, 50/1-a, 52/1-2-4, 53/6, 5275 sayılı Kanunun 106. maddeleri gereğince mahkumiyet
Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.01.2018 tarihli, 2017/463 esas, 2018/20 karar sayılı ve 23.01.2018 tarihli, 2015/962 esas, 2018/16 karar sayılı ilamlarında vurgulandığı üzere, sanık hakkında hükmolunan adli para cezasının ödenmemesi halinin infaz aşamasında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alındığında, 5237 sayılı TCK"nın 52/4. madde ve fıkrasının yanı sıra 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 106/3. madde ve fıkrasının uygulanması, bozma nedeni yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine; ancak;
Dosya içeriğine göre; olay günü saat 02.00 sıralarında sanığın sevk ve idaresindeki minibüs ile meskun mahal dışı, hafif eğimli, 16 metre genişliğinde ve 3 şeritli yolda seyir halindeyken, kaza mahali olan ışık kontrollü kavşağa geldiğinde kendisine hitaben yanmakta olan kırmızı fasılalı ışığa rağmen geçiş önceliğine riayet etmeden kontrolsüzce kavşağa giriş yaptığında, sarı fasılalı ışıkta kavşağa giriş yapan sürücü ..."nün sevk ve idaresindeki araca çarpması şeklinde meydana gelen ve sanığın asli kusurlu olarak iki kişinin basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde yaralanmasına sebebiyet verdiği olayda,
1-Sanık hakkında hükmedilen 10 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verilirken uygulanan Kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nın 232/6. maddesine ve adli para cezasının belirlenmesine esas alınan tam gün sayısının gösterilmemesi suretiyle TCK"nın 52/3. maddesine aykırı hareket edilmesi,
2-Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 07.07.2009 tarih ve 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK"nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saiki" gerekçesine gerekçesine dayanılamayacağının gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden birinci fıkrasındaki ""failin amaç ve saiki "" kısmının çıkartılması ve üçünçü fıkrasının hükümden çıkarılarak, yerine ""Sanığa verilen süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın TCK"nın 52/3. maddesi gereğince 300 gün karşılığı adli para cezasına çevrilmesine, TCK"nın 50/1-1 ve 52/2. maddesi gereğince bir günlüğü taktiren 20,00 TL üzerinden paraya çevrilerek sanığın 6.000 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına"" ibaresinin eklenmek suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA; 03.11.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.