İhaleye fesat karıştırma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/1440 Esas 2014/2420 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
5. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/1440
Karar No: 2014/2420
Karar Tarihi: 06.03.2014

İhaleye fesat karıştırma - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2014/1440 Esas 2014/2420 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Sanıkların ihaleye fesat karıştırma suçundan mahkumiyetleri temyiz edilmiştir. Sanıklardan birinin zorunlu müdafii atanmamıştır çünkü alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda zorunlu müdafii atanması 06/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı yasa ile değiştirilmiştir. Ancak, diğer sanığın müdafii atandığı celselerde hazır olduğu için zorunlu müdafii atanmış sayılmıştır. Kararın sanığa tebliği gerekmektedir ve öncelikle sanığın duruşmada bildirdiği adresine tebligat gönderilmelidir. Kanunen bilinen en son adres kabul edilmektedir. Eğer gönderilen tebligat iade edilirse, mernis adresine tebliğ yapılmalıdır. Bu durumda, doğrudan mernis adresine yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmaktadır. Sanığa usulüne uygun tebligat yapılarak, tebellüğ belgesinin eklenmesi ve temyiz durumunda ek tebliğname düzenlenmesi gereklidir. Kanun maddeleri: CMK 150/3, Tebligat Kanunu 10 ve 21.
5. Ceza Dairesi         2014/1440 E.  ,  2014/2420 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : İhaleye fesat karıştırma
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
    Sanıklar ... ve ...’e CMK"nın 150/3. maddesi uyarınca zorunlu müdafii atanmış ise de; sanıklardan Nurettin"in müdafiin de bulunduğu celselerde hazır olmak suretiyle müdafii atandığından haberdar olduğu, ancak sanık ... bundan haberdar edilmediğinden ve 06/12/2006 tarihinde yürürlüğe giren 5560 sayılı Yasanın 21. maddesi ile anılan madde değiştirilerek bu tarihten sonraki uygulamalarda alt sınırı beş yıldan fazla hapis cezasını gerektiren suçlarda zorunlu müdafii atanması öngörüldüğü için sanığa müdafii tayini şartı da bulunmadığından, Baroca görevlendirilen müdafiin yüzüne karşı verilen ve yasal süresinde temyiz edilmeyen kararın sanığa tebliği gerektiği belirtilerek dosyanın tevdii edildiği ve tevdii kararımız üzerine, sanık ...’ın mernis adresine Tebligat Kanununun 21. maddesine göre kararın tebliğ edildiği, ancak Tebligat Kanununun 10. maddesindeki “tebligat, tebliğ yapılacak şahsa bilinen en son adresinde yapılır” hükmü ile Kanunun 21. maddesi hükmü birlikte değerlendirildiğinde öncelikle sanığın duruşmada sorgusu sırasında bildirdiği “ ... Köyü- ...” adresinin bilinen en son adresi kabul edilerek buraya tebligatın gönderilmesi, iade edilmesi durumunda Tebligat Kanununun 21. maddesi uyarınca mernis adresine tebliğin çıkartılması gerektiği halde doğrudan mernis adresine yapılan tebligatın usulsüz olduğu anlaşılmakla anılan noksanlığın ikmali ile sanığa usulüne uygun tebligat yapılarak, buna dair tebellüğ belgesinin eklenmesi ve temyiz vaki olması halinde ise bu konuda ek tebliğname düzenlendikten sonra iade edilmek üzere esası incelenmeyen dosyanın mahalline gönderilmesi için Yargıtay C.Başsavcılığına TEVDİİNE, 06/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.