Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/12513 Esas 2016/3105 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/12513
Karar No: 2016/3105
Karar Tarihi: 25.02.2016

Yargıtay 19. Hukuk Dairesi 2015/12513 Esas 2016/3105 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Bu dava, bir menfi tespit davasıdır. Davacı asil, davalılardan biri olan... tarafından aleyhine bonoya dayalı takip başlatıldığını ve bu bononun davalı... Şti'ye devredilmesi amacıyla düzenlendiğini iddia etmiştir. Davacı, borcu olmadığının tespitine, takibin ve takibe konu senedin iptaline ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep etmiştir. Mahkeme, davalıların takibe konu bonoyu kötüniyetli olarak birbirlerine ciro ettiklerini ve davacının teminat bonosu ve borcu olmadığını ispatladığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar vermiştir. Ancak, mahkeme, uyuşmazlığın çözümü yönünden TTK'nun 614/2. maddesi uyarınca aval verenin taahhüdünün muteber olduğu hususunu göz ardı ettiği için karar bozulmuştur.
TTK'nun 614/2. maddesi, \"aval veren kimsenin temin ettiği borç, şekle ait noksandan başka bir sebepten dolayı batıl olsa dahi aval verenin taahhüdü muteberdir\" hükmünü içermektedir. Bu hükme göre, aval verenin taahhüdü, borcun şekle uygunluğundan bağımsızdır ve muteber kabul edilir.
19. Hukuk Dairesi         2015/12513 E.  ,  2016/3105 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi


    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalılardan ... vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davalı ... vek.Av. ... gelmiş, diğer taraflardan kimse gelmemiş olduğundan, onların yokluğunda duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    -KARAR-
    Davacı asil, davalılardan ... tarafından kendisi aleyhine bonoya dayalı takip başlatıldığını, takibe konu bononun davalı ...Ltd. Şti."nin kendisine devredilmesi amacıyla düzenlendiğini, ancak şirket hisselerinin % 50"sinin ..."e devredildiğini, kendisinin bonoyu sadece imzalı olarak verdiğini, kendisinin bononun tanzim tarihinde herhangi bir borcu bulunmadığını belirterek, borçlu olmadığının tespitine, takibin ve takibe konu senedin iptaline ve kötüniyet tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı ... vekili, müvekkilinin takibe konu bonoya ciro yoluyla meşru hamil olduğunu, davacının iddialarını yazılı delille kanıtlaması gerektiğini bildirmiştir.
    Davalı ..., davacıya verdiği ödünç para karşılığında dava konusu bonoyu aldığını bildirerek, davanın reddini istemiştir.
    Davalı ..., davalı ..."la bacanak olduklarını, davalı ...."nde sigortalı çalıştığını, davalı ..."un aralarında alacak-verecek ilişkisi olmamasına rağmen bonoyu kendisine ciro ettiğini, kendisinin de ..."un oğlu ..."a ciro ettiğini, kendisiyle ... arasında ticari ilişki bulunmadığını beyan etmiştir.
    Davalı şirket, davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre davalılar ... ve ..."un dava konusu bononun hisse devri karşılığında alındığını beyan ettiği, ancak hisse devrinin gerçekleşmediği, bu durumun dava konusu bononun şirket hisse devrinin teminatı amacıyla düzenlendiğini gösterdiği, lehdar ve ilk ciranta davalı ..."la ciranta ..."ın akraba oldukları ve aralarında ilişki bulunmadığı, ciranta ..."la hamil ... arasında da ticari ilişki bulunmadığı, davalı ..."un diğer davalı ..."un oğlu olduğu, buna göre davalıların takibe konu bonoyu kötüniyetli olarak birbirlerine ciro ettikleri, davacının teminat bonosu ve borcu olmadığı yolundaki iddiasını ispatladığı, davalı yanca teklif edilen yeminin davacı tarafından eda edildiği, davacının takip dosyasına ödemede bulunduğu, takibin haksız ve kötüniyetli olarak yapıldığı gerekçeleriyle davanın kabulüne, davacının takibe konu bono nedeniyle davalılara borçlu olmadığının tespitine, davacı tarafından yapılan ödemelerin davalı ..."dan istirdatına ve davalı ..."un % 40 oranında tazminatla sorumluluğuna karar verilmiş, hüküm davalılardan ... vekilince temyiz edilmiştir.
    Dava aval veren tarafından açılmıştır.
    .../...

    Dava tarihinde yürürlükte bulunan 6762 sayılı TTK"nun 614/2 maddesi uyarınca, ""aval veren kimsenin temin ettiği borç, şekle ait noksandan başka bir sebepten dolayı batıl olsa dahi aval verenin taahhüdü muteberdir."" Mahkemece uyuşmazlığın çözümü yönünden anılan yasa hükmü üzerinde durulup tartışılarak varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, vekili Yargıtay duruşmasında hazır bulunan davalılardan ... yararına takdir edilen 1.350.00.-TL. duruşma vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılardan ..."a ödenmesine, peşin harcın istek halinde iadesine, 25.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.