20. Ceza Dairesi Esas No: 2017/552 Karar No: 2017/4073 Karar Tarihi: 22.06.2017
Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2017/552 Esas 2017/4073 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Mahkeme 5. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada sanığın, kullanmak için uyuşturucu madde bulundurduğu suçunu işlediğini tespit ettiği ve mahkumiyet kararı verdiği belirtilmektedir. Dosya incelendiğinde işlemlerin kanuna uygun yapıldığı, iddia ve savunmaların tartışıldığı ve sanığın eyleminin gerçekleştirildiği saptanmıştır. Ancak mahkeme kararı, sanık hakkında verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında yasal uyarılara uyulmaması ve hüküm tarihinden önce değişen kanun maddelerinin karşılaştırılmadan uygulanması nedenleriyle bozulmuştur. Karar metninde bahsi geçen kanun maddeleri, 191. madde ve 4. fıkrasının (a) bendidir. 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK'nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürülüğe giren 6545 sayılı Kanun ile değişik TCK'nın 191. maddesi hükümlerinin karşılaştırılarak lehe kanun tespiti yapılması gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca 4. fıkrasının (a) bendindeki \"kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır\" hükmüne dikkat çekilmiştir.
20. Ceza Dairesi 2017/552 E. , 2017/4073 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : 5. Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya İncelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların aşağıda belirtilenler dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından; yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1)Suç tarihinde yürürlükte olan 5560 sayılı Kanun ile değişik TCK"nın 191. maddesi ile hüküm tarihinden önce 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürülüğe giren 6545 sayılı Kanun"la değişik TCK"nın 191. maddesi hükümlerinin ayrı ayrı değerlendirilip karşılaştırma yapılması, sonucuna göre lehe kanun tespit edilerek sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, belirtilen nitelikte karşılaştırma yapılmadan hüküm kurulması, 2)Kabule göre de; hakkında verilen tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında, denetim planında kendisine bildirildiği halde, 05/05/2009 tarihinde denetim görevlisi görüşmesine mazeret bildirmeksizin katılmayan sanığın, kendisine 06/05/2009 tarihinde tebliğ edilen yazı ile uyarılmasının ardından, 30/04/2009 tarihinde kendisine tebliğ edildiği halde, 21/05/2009 tarihli kontrol muayenesi randevusu için hastaneye başvurmadığının tespit edilmesi üzerine, "uyarıya rağmen denetim planını ikinci kez ihlal ettiği" gerekçe gösterilerek 08/06/2009 tarihinde infaz dosyasının kapatıldığı anlaşılmakla; 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanunla yapılan değişiklikle, TCK"nın 191. maddesinin 4. fıkrasının (a) bendinde yer alan, "kişinin, erteleme süresi zarfında; kendisine yüklenen yükümlülüklere veya uygulanan tedavinin gereklerine uygun davranmamakta ısrar etmesi hâlinde, hakkında kamu davası açılır " hükmü gereğince, somut olayda ısrar koşulunun oluşup oluşmadığı hususunun tartışılması gerektiğinin gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması, Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, 22/06/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.