
Esas No: 2018/4319
Karar No: 2018/6630
Karar Tarihi: 08.10.2018
Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2018/4319 Esas 2018/6630 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 11.12.2013 gününde verilen dilekçe ile mal ayrılığı sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 29.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
K A R A R
Dava, mal ayrılığı sözleşmesine dayalı tespit ve tescil istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, dava dilekçesinde; davacıların murisi .... ile eşi (davalı) ... arasında 15.03.2006 tarihinde mirastan feragat sözleşmesi imzalandığını, dava konusu edilen taşınmazlar ile aracın yarı hissesinin davacılara ait olduğunun tespitine, kabul edilmemesi halinde miras payı oranında adlarına tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Hükmü, davacılar vekili temyiz etmiştir.
Ortak muris, .... ile eşi ... arasında ... 2. Noterliğinde mal rejimi sözleşmesi yapılmıştır. Eşler, bu sözleşme ile mal ayrılığı rejimini kabul etmişlerdir.
Yine eşler evlenme tarihi olan 15.03.2006"da evlendirme memuruna mal ayrılığı rejimini kabul ettiklerini beyan etmişlerdir. Eşlerin beyanları aynı tarihli mal rejimi başvuru formu ile kayıt altına alınmıştır.
Mahkemece, dava tespit ve tescil davası olarak nitelendirilmiş ise de dava, Türk Medeni Kanununun ikinci kitabında 240. maddede düzenlenen mal ayrılığı sözleşmesine dayalı olarak açılmıştır.
4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun, 5133 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMK m. 118-395) kaynaklanan bütün davaların, aile mahkemeleri kurulan yerlerde bu mahkemelerce bakılacağını; aynı Yasanın 2. maddesi de, aile mahkemesi kurulmayan yerlerde bu kanun kapsamına giren dava ve işlerin asliye hukuk (aile) mahkemelerinde bakılacağını hükme bağlamıştır.
Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar, kamu düzenendendir (HMK m. 1). Mahkemece yargılamanın her aşamasında kendiliğinden dikkate alınması gerekir.
Türk Medeni Kanununun 242. maddesine göre kabul edilmiş olan mal ayrılığı sözleşmesine ilişkin uyuşmazlıklarda görevli mahkeme aile mahkemesidir.
Mahkemece, görevsizlik kararı verilmesi, müstakil açılmış aile mahkemesinin bulunmaması halinde, Aile Mahkemesi sıfatıyla hüküm kurulması, Hukuk Muhakemeleri Kanununun 1 ve 2. maddeleri ile 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun, 5133 sayılı Kanunla değişik 4. maddesine aykırı olduğundan bozulmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatıranlara iadesine, 08.10.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.