Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/13534
Karar No: 2018/3489
Karar Tarihi: 04.04.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/13534 Esas 2018/3489 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/13534 E.  ,  2018/3489 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki muarazanın davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı tarafça temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; mülkiyeti dava dışı ... .Ltd. Şti.ne ait olan işyerini kiraladığını, anılan yerde beton santrali açmak üzere 400 Kw gücünde tesis kurmak için enerji müsaadesi başvurusunda bulunduğunu, resmi belgeleri tamamlamış olmasına rağmen, davalının abone devir başvurusunu muvazaalı olduğu gerekçesiyle reddettiğini, talebin reddine dair davalı şirket yazısında belirtilen abone ... ile arasında hiçbir bağlantı olmadığını ileri sürerek, davalı şirketin abonelik tesisine ilişkin talebin reddi sonucu oluşan muarazanın men"i ile adına elektrik aboneliği tesisine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı; ticaret sicil kayıtlarına göre davacı şirket ile ....San.Ltd Şti, ... Sanayi Tic.Ltd Şti, ... Taşımacılık Otomotiv Pet. ve İnş.San.Tic.Ltd şirketleri arasında kurucu ortak ve yetkilileri aynı olmakla organik bağ olduğunu, adreslerinin aynı olduğunu, davacının taraf olduğu kira sözleşmesinde kira bedelinin 150,00 TL şeklinde gösterildiğini bunun da muvazaa iddasının doğruluğunu ortaya koyduğunu, borçtan kurtulma gayesiyle şirketler arasında sürekli kira ve devir işlemi yapıldığını, muvazaa nedeniyle istemin kabul edilmediğini savunarak; davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece; davacının kiracı olarak faaliyet gösterdiği yerin önceki abonesinin davacı şirket ile bağlantısının tespit edilemediği, iddiaya konu şirketlerin ticari sicil kayıtlarına göre bir kısım yetkili, hissedarlarının ve adreslerinin aynı olmasının tek başına muvazaayı kanıtlamaya yeterli olmadığı, daha önceki elektrik borçlarından dolayı davacı şirketin sorumlu tutulmasının mümkün olamayacağı, davalının elektrik enerji dağıtım tekelini elinde bulundurması sebebiyle ihtiyaç sahibi olduğu anlaşılan davacı şirket ile abonelik sözleşmesi yapmak zorunda olduğu gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm süresinde davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    ./..
    -2-

    Dava; elektrik aboneliği sözleşmesi kurulması talebinin reddi suretiyle yaratılan muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir.
    Davacı; yeni abonelik tesisi isteminin reddine dair kararın hukuka aykırı olduğunu iddia etmiş, davalı ise; gerek davacının abonelik tesisi isteminin reddine dair yazısında, gerekse de mahkemeye sunduğu cevap dilekçesinde; davacı şirket ile davacı şirketin kiralamış olduğu taşınmazın fiilen kullanıcıları olan şirketler arasında organik bağ olduğu, borçtan kurtulmak amacı ile davacı adına yeni abonelik talebinde bulundukları ve işlemin muvazaalı olduğunu ileri sürmüştür.
    Dosyanın incelenmesi neticesinde; devri istenen dava konusu 330023 nolu aboneliğin ... adına olduğu; dosya kapsamındaki 31.12.2014 tarihli “Tesisat Cari Hesap Borç Dökümü”nden tesisata ait 550.364,40 TL borç olduğu aynı tarihli abonelik başvurusu konulu davalı şirket yazısında davacının tesisat devri başvurusunun muvazaalı görülmesi nedeniyle uygun görülmediğinin belirtildiği tespit edilmiştir.
    Muvazaa, mülga 818 sayılı BK’nun 18. maddesinde ve olay tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6098 sayılı yasanın 19. maddesinde düzenlenmiş olup, yasa metninde “ Bir sözleşmenin türünün ve içeriğinin belirlenmesinde ve yorumlanmasında, tarafların yanlışlıkla veya gerçek amaçlarını gizlemek için kullandıkları sözcüklere bakılmaksızın, gerçek ve ortak iradelerinin esas alınacağı” belirtilmiştir. Buna göre; muvazaa nedeniyle hakları ihlal olunan ve zarar gören 3.kişiler tek taraflı veya çok taraflı hukuki işlemlerin geçersizliğini ileri sürebilecektirler.
    Yukarıda yazılı yasal hüküm uyarınca; davalı, dava konusu abonelik üzerinden yararlandırılan elektrik hizmet bedelinin ödenmemiş olması nedeniyle alacağının bulunduğunu ve bu alacağın ödenmesini önlemek amacıyla danışıklı bir işlem ( kira akti) yapıldığını, kendisinin zararlandırılmak istendiğini savunabilecektir.
    Somut olay bu çerçevede değerlendirildiğinde; muvazaa iddiası nedeniyle aralarında organik bağ bulunduğu ifade edilen şirketlerin davacı şirket dahil olmak üzere ....San.Ltd Şti, ... Sanayi Tic.Ltd Şirketi ve ... Taşımacılık Otomotiv Pet. ve İnş.San.Tic.Ltd Şti’nin ticari sicil kayıtlarının temini yoluna gidildiği, ticari sicil kayıtlarından; davacı şirketin kurucu ortaklarının hisselerini 21.08.2014 tarihli Genel Kurul kararı ile ....San.Ltd Şti’ne devrettikleri ünvanı belirtilen şirket müdürünün 26.11.2014 tarihine kadar ...isimli kişi olup, ünvanı belirtilen şirket hisesinin tamamının ise 18.11.2014 tarihli hisse devir sözleşmesi ile ...’e devredildiği ve adı geçenin şirket müdürü olarak yetkili kılındığı, akabinde dava konusu tesisatın davacı şirkete devri hususunda davalıya başvurduğu, yine incelenen kayıtlardan dava konusu taşınmazı kiraya veren ... Sanayi Tic.Ltd Şirketi’nin kurucularından birinin ...olduğu ve şirket müdürü olarak 10 yıl süreyle adı geçenin yetkilendirildiği, ...’ın ...Pet. ve İnş.San.Tic.Ltd Şti’nin de yetkilisi olduğu görülmektedir. Bu haliyle ünvanı belirtilen tüm şirketlerin -ortaklık sıfatı sonradan sona erdirilse dahi- ...ile bağlantılı olduğu ayrıca, dava konusu tesisatın adresinin ...İnşaat Hazır ... ...Yolu 12. Km ... tes. Karş. ... ( şantiye ) olarak belirtildiği, bu yere ilişkin kira sozleşmesinin ... 4. NoterLiği’nin 10.12.2014 tarihli belgesiyle onaylandığı buna göre; tarla, işyeri büro ile çalışma alanı olarak kullanılan yerin ticari faaliyetin türüne göre çok düşük kabul edilebilecek bir bedelle aylık 150,00TL bedelle malik ... Tic.Ltd Şit tarafından davacı- ...Nak. Mad. İth. İhr. San ve Tic. Ltd. Şti’ne kiraya verildiği dosya içeriği ile anlaşılmaktadır.
    Bu haliyle davacı ile dava dışı şirket arasında kira akdinin görünüşte yapıldığı ve tarafların gerçek iradelerini yansıtmadığı Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin 24/2 maddesinin hizmet sağlayıcısına tanıdığı ödenmeyen elektrik tüketim borcu nedeniyle borcu ödemekten kaçınmak amacıyla yapıldığının kabulü gerekir.
    Her ne kadar tesisat abonesi olan ... ile ünvanı belirtilen şirketlerin herhangi bir hukuki bağlantısı saptanamamış ise de, davacı şirket ile dava konusu taşınmazı kiraya veren dava dışı ... Şti ile bu yer ile fiilen bağlantılı olduğu anlaşılan diğer şirketlerin yetkili temsilcisinin aynı kişi olması ve kira bedelinin çok düşük gösterilmesi karşısında davalı tarafın muvazaa iddiasının ispatlandığının da kabulü gerekir.
    O halde, Dairemiz ve Hukuk Genel Kurulu" nca benimsenen ilke gereği, kural olarak sonraki abonelik, önceki abonenin borcunun ödenmesine bağlı kılınamaz ise de; mahkemece,dosyadaki bilgi, belge, ve kayıtlara göre davacı şirketle dava konusu taşınmaz üzerinde fiilen faaliyet gösteren şirketler arasında fiili, hukuki bir bağ olduğu, davalının muvazaa iddiasının ispatlandığı gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 04.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi