Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/10839 Esas 2018/8787 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10839
Karar No: 2018/8787
Karar Tarihi: 05.04.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/10839 Esas 2018/8787 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/10839 E.  ,  2018/8787 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında birleştirilerek görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece asıl davanın reddine birleştirilen davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar asıl davada davacı ... ve birleştirilen davada davacı ... tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.

    -KARAR-

    Asıl dava, inançlı işlem hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil, birleştirilen dava ise alacak istemine ilişkindir.
    Davacı, dava dışı eşinin maliki olduğu 20 parsel sayılı taşınmazı teminat amaçlı olarak 18/09/2003 tarihli protokol ile davalı ...’a devrettiklerini, ancak şartları oluşmasına rağmen davalının taşınmazı devretmediğini, devre yönelik olarak davalının herhangi bir talebi olması halinde karşılamaya hazır olduklarını ileri sürerek, çekişmeli taşınmazın tapu kaydının iptali ile adına tescilini istemiştir.
    Davalı ..., taşınmazı davacının eşi ...’nin devrettiğini, davacının dava açma hakkı olmadığını, davacının kendisine borçlu olduğunu belirterek davanın reddini savunmuş, birleştirilen davasında, taraflar arasında düzenlenen protokole göre 3434 parsel sayılı taşınmazın davacı adına alındığını, davacının borcuna karşılık olarak da 20 parsel sayılı taşınmazı devrettiğini, davacının kendisine olan 35.000 Euro borcu nedeniyle alacağının tahsili isteminde bulunmuş, yargılama sırasında ölümü üzerine mirasçıları davayı sürdürmüşlerdir.
    Mahkemece, asıl dava yönünden davacının dava açma hakkı olmadığı gerekçesiyle davanın reddine, birleştirilen davanın ise açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
    Toplanan deliller ve tüm dosya içeriğinden; iptali istenen 20 parsel sayılı taşınmazın davacının eşi ... adına kayıtlı olduğu anlaşılmakla, her ne kadar 18.09.2003 tarihli protokol davacı ile davalı ... arasında imzalanmış ise de, tapu iptali ve tescil istemli davanın kayıt maliki tarafından açılacağı gözetilerek asıl dava yönünden davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Asıl davanın davacısı Savaş’ın bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
    Birleşen davada davacı ... mirasçılarından ...’nin temyiz itirazlarına gelince; davacı ...’ın yargılama sırasında 20.05.2012 tarihinde ölümü ile geriye mirasçı olarak ..., ...,..., ... ve ...’nin kaldıkları, mirasçılarından bir kısmına henüz tebligat yapılmadan takip edilmediği gerekçesiyle mahkemece 31.05.2012 tarihinde dosyanın işlemden kaldırıldığı anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere davacının yargılama sırasında ölümü halinde tüm mirasçılarının davayı birlikte takip etmeleri zorunludur. Davanın tüm mirasçılar tarafından birlikte takip edilmemesi halinde Türk Medeni Kanunu’nun 640.maddesi uygulanmak suretiyle terekeye temsilci atanmasının sağlanması gerektiği açıktır. Bu durumda mirasçıların bir kısmına tebligat yapılmaksızın miras bırakanın açtığı davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi doğru değildir.
    Hal böyle olunca; mahkemece öncelikle taraf teşkilinin sağlanması, taraf teşkili sağlanır ise davanın esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesisi isabetsizdir.
    Davacı ...’nin yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.