Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/3714
Karar No: 2017/8863
Karar Tarihi: 06.11.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/3714 Esas 2017/8863 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2017/3714 E.  ,  2017/8863 K.

    "İçtihat Metni"

    .



    Davacı, sözleşmeden doğan alacağının ticari avans faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    K A R A R

    Davacı,26.12.2009 tarihinde meydana gelen iş kazası sonucu Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından açılan rücuen tazminat davası neticesi ödediği 24.315,00 TL nin davalılarla akdedilen sözleşme hükümlerine göre dava tarihinden ticari avans faizi ile tahsili talep etmiştir.
    Mahkemece,davanın kısmen kabulüne,davacının alacak talebinin kusur oranına denk gelen 17.020,50 TL nin dava tarihi olan 23.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalılardan müteselsilen alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden,davacı ... tarafından davalı müteahhite ihale edilen işin yürütümü sırasında maden ocağında 26.12.2009 tarihinde meydana gelen iş kazasında işçi ... vefat ettiği,... tarafından , kurumca hak sahiplerine ödenen ilk peşin sermaye değerli gelir, cenaze yardımı,tedavi gideri olmak üzere 123.028,57 TL ödemenin %10 kusur oranına tekabül eden 12.302,86 TL nin davalılardan müştereken müteselsilen tahsili için 5510 SY 21. maddesi gereği davalılara rücüen tazminat davası açıldığı, ... 2012/108 Esas sayılı dosyasında ,bilirkişi raporunda davalı ...-...%70 oranında,... nin %30 oranında kusurlu olduğu,işçi.... kusursuz olduğunun belirlendiği ,mahkemece taleple bağlı kalınarak %10 kusur oranına tekabül eden miktarın tahsiline ,12.302,86 TL nin ödeme tarihinde yasal faizi ile davalılardan tahsili ile davacıya ... verilmesine karar verildiği ve kararın 14.10.2014 tarihinde 10.Hukuk Dairesince onandığı anlaşılmaktadır.Mahkeme ilamının, ... tarafından takibe konulması üzerine borcun tamamı 19.6.2015 tarihinde faiz ve yargılama giderleri ile birlikte 24.315,00 TL olarak davacı ... tarafından ödenmiştir.
    Davacı şirket ile davalılar arasında imzalanmış bulunan 02.06.2008 tarihli , ... tarafından müteahhite ihale edilen doğu kef ocağı galerisinden cevher üretmek işine ilişkin sözleşmenin 13.maddesinde iş kazası,meslek hastalığı vs.durumlardan dolayı sorumluluğun müteahhide ait olacağı ... nin belirtilen hususlarda bir zararı doğarsa müteahhitin hakedişlerinden kesileceği,aşan kısmın müteahhitten ayrıca talep ve dava edileceği şeklinde,çalışanların kazaya uğramaları bölümünde de (madde 17) iş başında ölenlerin ailelerine ödenecek tazminatlar ve rücü edilecek giderlerin müteahhitin hak edişinden kesileceği,bakiye alacağın da ayrıca tahsil edileceği belirtilmiştir.
    Somut olayda ,davacının davalılarla imzalanan sözleşme hükümlerinde kararlaştırılmış olması nedeniyle rücuen tazminat davası sonucu ... na ödemek durumunda kaldığı miktarın tamamını davalılardan talep ettiği,mahkemece rücu dosyasında alınan bilirkişi raporundaki kusur oranları göz önünde bulundurularak, bir kimsenin kendi kusuruna dayanarak hak elde edemeyeceği prensibi gereğince,davacının talebinin davalı tarafın kusur oranında kabulü ile fazlaya ilişkin talebinin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Alacaklıya karşı müteselsilen sorumlu olan borçlular, kendi aralarındaki iç ilişkide, bu husustaki nihai sorumluluğun hangi tarafa ait olduğu konusunda bir anlaşma yapabilirler. Nitekim 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun 167. (Mülga Borçlar Kanunu’nun 146.) maddesinde düzenlenen, “Aksi karalaştırılmadıkça veya borçlular arasındaki hukuki ilişkinin niteliğinden anlaşılmadıkça, borçlulardan her biri, alacaklıya yapılan ifadan, birbirlerine karşı eşit paylarla sorumludurlar. Kendisine düşen paydan fazla ifada bulunan borçlunun, ödediği fazla miktarı diğer borçlulardan isteme hakkı vardır.” şeklindeki hükümde de, müteselsil borçlulardan her birinin alacaklıya yapılan ifadan birbirlerine karşı genel olarak eşit paylarla sorumlu oldukları, ancak bunun aksinin kararlaştırılabileceği de açıkça belirtilmiştir.
    İşte müteselsilen sorumlu olan borçlular arasındaki iç ilişkide, bu konudaki sorumluluğun tamamen borçlulardan birine ait olacağı yönünde bir sözleşme yapılmış ise, tarafların serbest iradeleri ile düzenlemiş oldukları sözleşme hükümleri kendilerini bağlayacağından, dış ilişkide kanundan doğan teselsül gereğince borcu ödemiş olan müteselsil borçlunun, ödediği miktarın iç ilişkide borcun nihai yükümlüsü olan borçludan rücuen tahsilini talep edebileceği kabul edilmelidir.
    Mahkemece, uyuşmazlığın taraflar arasındaki sözleşme hükümlerine göre çözümlenmesi gerektiği gözetilerek karar verilmesi gerekirken, açıklanan husus göz ardı edilerek hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ:Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 06/11/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.

    .

    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi