9. Hukuk Dairesi Esas No: 2017/27348 Karar No: 2017/22155 Karar Tarihi: 25.12.2017
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi 2017/27348 Esas 2017/22155 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Davacı, davalı şirkette çalışırken sendikal nedenlerle işten çıkarıldığını ve sendika üyesi olmayan işçilere aylık 110 TL fazladan ücret ödemesi yapıldığını iddia ederek ücret farkı alacağı ve ayrımcılık tazminatı talep etti. Yerel mahkeme davayı reddetti. Temyizde, davacının ücret farkı alacağı talebi yerinde bulunurken, ayrımcılık tazminatı talebi reddedildi. İş Kanunu'nun 5. maddesi gereğince 4 aya kadar ücret tutarında tazminat talebi yerinde bulunmaktadır. Mahkemenin her iki talep hakkında açık hüküm kurması gerekmektedir. Vekalet ücretleri hakkında yeniden bir değerlendirme yapılması gerekmektedir. İlgili kanun maddeleri: İş Kanunu'nun 5. maddesi, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi.
9. Hukuk Dairesi 2017/27348 E. , 2017/22155 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, ayrımcılık tazminatı ile ücret farkı alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı isteminin özeti: Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait işyerinde 2003 tarihinde çalışmaya başladığını ve 2007 yılına kadar çalışmasının devam ettiğini, sendikal nedenden dolayı müvekkilinin de dahil olduğu toplu işten çıkarılma üzerine müvekkili ve diğer iş arkadaşlarının mahkemeye başvurduklarını ve mahkemece sendikal tazminat ödenmesine karar verildiğini, davalı işverenin sendikalı işçiler ile sendikasızlar arasında ayrım yaptığını ve sendikaya üye olmayan işçilere Haziran 2006 yılından itibaren aylık net 110,00 TL tutarında fazladan ücret ödemesi yaptığını, bu ödemenin bordrolara yansıtılmadan vardiya şefleri tarafından elden verildiği ve bu suretle işyerinde sendika üyesi olan işçiler ile sendikasız işçiler arasında ayrım yapıldığını ileri sürerek Haziran 2006"dan müvekkilinin işten çıkarıldığı tarihe kadar sendikasız işçilere elden ödenen aylık 110,00 TL ücretin 11 aylık toplamı 1.210,00 TL ile İş Kanunu 5. maddesinde belirtilen 4 aya kadar ücret tutarındaki tazminat alacaklarını istemiştir. B)Davalı cevabının özeti: Davalı vekili, iddia ve taleplerin yersiz olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir. C)Yerel Mahkeme kararının özeti: Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre, Mahkeme kararının bozulduğu, Mahkeme"nin önceki kararda direnme kararı verdiği, Hukuk Genel Kurulu"nun 22/02/2017 tarihli kararı ile Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırı olduğu gerekçesiyle bozulduğu, Mahkeme"nin bozma ilamı doğrultusunda davacının İş Kanunu madde 5"ten kaynaklanan tazminat talebinin reddine dair hüküm kurduğu gerekçesi ile İş Kanunu"nun 5. maddesine göre 4 aya kadar ücret tutarında tazminat talebinin reddine karar verilmiş, davacı ile aynı işi yapan sendika üyesi olmayan işçilere her ay kayıt dışı olarak elden ödenen 110,00 TL"ndan kaynaklanan alacak hakkında bir karar vermemiştir. D)Temyiz: Karar süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
E)Gerekçe: 1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- HMK"nun 297. maddesine göre tüm talepler hakkında hüküm kurulmalıdır. Somut uyuşmazlıkta, İş Kanunu"nun 5. maddesine göre 4 aya kadar ücret tutarında tazminat talebinin reddine karar verilmesi yerindedir. Ancak, Dairemizin 2012/15705 Esas sayılı bozma ilamında, davacı ile aynı işi yapan sendika üyesi olmayan işçilere her ay kayıt dışı olarak elden ödenen 110,00 TL"ndan kaynaklanan alacak talebinin kabul edilmesinin yerinde olduğu belirtilmiş ve fakat bu talep hakkında eldeki Mahkeme kararında bir hüküm kurulmaması hatalıdır. Mahkeme tarafından yapılacak iş, her 2 talep hakkında açık hüküm kurmaktır. 3-Vekalet ücretleri hakkında, yeniden kurulacak hüküm tarihinde geçerli olacak Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi ve hüküm altına alınacak alacak miktarı gözetilerek yeniden bir değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerektiği ve vekalet ücreti yargılama giderlerinden sayıldığından usuli kazanılmış hak oluşmayacağı gözden kaçırılmamalıdır. F)SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 25/12/2017 tarihinde oybirliği ile karar verildi.