Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/9
Karar No: 2017/8838
Karar Tarihi: 06.11.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/9 Esas 2017/8838 Karar Sayılı İlamı

Özet:


İlgili dava, davacının 1479 sayılı Kanun kapsamında sigortalı olduğunun tespiti için açılmıştır. Mahkeme, davacının sigortalı olduğuna karar vermiştir. Ancak davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilerek, davanın reddine karar verilmesi gerektiği savunulmuştur. 1479 sayılı Kanun'da sigortalılık hak ve mükellefiyetlerinin belirli tarihlerden başlatılmasını zorunlu kılan düzenlemeler yer almaktadır. Bu süreler dahilinde borçlanma hakkının kullanılmaması halinde, sonrasında sigortalılığının tespitine olanak bulunmamaktadır. Davacının süresinde sigortalısı olarak tescil başvurusunda bulunmadığı dikkate alınarak, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Bu nedenle, hüküm bozulmuştur. İlgili kanun maddeleri Ek-Geçici 13. madde, Geçici 1. madde, ve Geçici 18. maddedir.
21. Hukuk Dairesi         2017/9 E.  ,  2017/8838 K.

    "İçtihat Metni"



    Davacı, 06.03.1989 – 18.01.1993 ile 01.10.1995 – 07.04.2013 tarihleri arasında bağkur sigortalısı olduğunun karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
    Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.

    K A R A R

    Davacı; 06.03.1989 – 18.01.1993 ve 01.10.1995 – 07.04.2013 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olduğunun tespitini istemiştir.
    Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 27.08.2003 varide tarihli bildirge ile 1479 sayılı Yasa kapsamında sigortalı olmak için talepte bulunduğu, davalı Kurum tarafından davacının anılan Yasa kapsamındaki sigortalılığının 04.10.2000 tarihinden itibaren başlatıldığı, davacının; 06.03.1989 – 18.01.1993 tarihleri arasında, ayrıca 31.08.1994, 01.10.1995 ve 01.09.2012 tarihlerinden beri devam eden ayrı ayrı vergi kayıtları ile 07.09.1994 tarihinden beri devam eden oda ve 29.12.1995 tarihinden beri devam eden sicil kaydı bulunduğu anlaşılmaktadır.
    Uyuşmazlığın çözümü, sigortalılık niteliğini taşıdıkları halde Bağ-Kur’a kayıt ve tescil yaptırmamış olanlar hakkında Kanunu"nda öngörülen düzenlemelerin irdelenmesini zorunlu kılmaktadır.
    1479 sayılı Kanun"da sigortalılık hak ve mükellefiyetlerinin belirli tarihlerden başlatılmasını zorunlu kılan düzenlemeler yer almaktadır. Bunlardan ilki, “Tescilini yaptırmayanlar hakkında yapılacak işlemler” başlıklı Ek-Geçici 13. madde hükmünde, tescilleri yapılmamış ancak sigortalılık niteliğini taşıyanlar yönünden Yasanın tanıdığı hak ve mükellefiyetlerin 2654 sayılı Kanunun yürürlük tarihi olan 20.4.1982 tarihinden başlatılacağı öngörülmüştür.
    619 sayılı KHK’nın Geçici 1. maddesi hükmünde ise; “Bu Kanuna göre sigortalılık niteliği taşıdıkları halde bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların sigortalılık hak ve mükellefiyetleri bu Kanun Hükmünde Kararname"nin yürürlüğe girdiği tarihten itibaren başlar. Ancak, 1479 sayılı Kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilmiş olmak kaydıyla, 20.4.1982 tarihinden bu Kanun Hükmünde Kararnamenin yürürlüğe girdiği tarihe kadar vergi dairelerine kayıtlı olarak kendi nam ve hesabına bağımsız çalıştıklarını belgeleyen sigortalıların, vergiye kayıtlı bulundukları süreler, bu süreye ilişkin primleri, ödeme tarihinde bulundukları gelir basamağı prim tutarı üzerinden ödemek kaydıyla sigortalılık süresi olarak değerlendirilir.” denilmekte olup 04.10.2000 tarihinde yürürlüğe girmiş ise de, ’nin 8.8.2001 tarihinde yürürlüğe giren 26.10.2000 günlü kararı uyarınca 619 sayılı KHK tüm hükümleriyle iptal edilmiştir.
    24.07.2003 tarihli 4956 sayılı Yasa"nın 47. maddesi ile 1479 sayılı Yasa"ya eklenen Geçici 18. maddede, " Bu Kanuna göre sigortalılık nitelikleri taşıdıkları halde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmamış olan sigortalıların hak ve mükellefiyetlerinin 04.10.2000 tarihinden itibaren başlayacağı ancak bu kanuna göre zorunlu sigortalı olarak tescil edilmiş olan sigortalıların sigortalılıklarının bu kanunun yürürlük tarihinden itibaren altı ay içinde kuruma yazılı olarak başvurmaları ve 20.04.1982-04.10.2000 tarihleri arasındaki vergi kayıtlarını belgelemek ve belgelenen bu sürelere ilişkin olan hesaplanacak prim borçlarının tamamını tebliğden itibaren bir yıl içinde ödemede bulundukları takdirde bu sürelerin sigortalılık süresi olarak değerlendirileceği bildirilmiştir. 1479 sayılı Yasa"nın geçici 18. madde hükmü Kanun"un yayım tarihi olan 02.08.2003 tarihinden itibaren yürürlüğe girmiş bulunmaktadır.
    Kanun"da, sigortalılık hak ve yükümlülüklerinin başlaması için öngörülen tarihlerden itibaren, borçlanma hakkı belirtilen bu süreler dahilinde kullanılmalıdır. Bu süreler içinde borçlanma hakkının kullanılmaması halinde ise, sonrasında sigortalılığının tespitine olanak bulunmamaktadır. Bilindiği gibi, 1479 sayılı Kanunda 506 sayılı "nun hizmet tespitine ilişkin 79/10. maddesine koşut bir düzenleme bulunmamaktadır.
    Somut olayda; davacının süresinde sigortalısı olarak tescil başvurusunda bulunmadığı, dolayısıyla geçmişe dönük olarak sigortalılığının tespitine karar verilemeyeceği dikkate alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken, davanın kabulüne karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 06.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi