1. Hukuk Dairesi 2015/9169 E. , 2018/8753 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL - BEDELİN TAHSİLİ-MANEVİ TAZMİNAT
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı (karşı davalı), maliki olduğu 3903 ve 3904 parsel sayılı taşınmazların satışı ve satış bedellerinin kendisine ödenmesi için kayınbiraderi olan davalı ...’i 21.10.2010 tarihli vekaletname ile yetkili kıldığını, vekilin anılan taşınmazları 31.05.2011 tarihinde satış suretiyle diğer davalıya temlik ettiğini, davalı vekilin satış bedellerini kendisine ödemediğini ve vekalet görevini kötüye kullandığını, yaptığı araştırmalar sonucunda diğer davalı ...’nin, davalı ...’in sevgilisi olduğunu öğrendiğini ileri sürerek davalı ... adına olan tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline, olmadığı taktirde satış tarihindeki rayiç bedelin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ...’den tahsiline karar verilmesini istemiş, ıslah dilekçesiyle satış bedeli konusundaki kademeli isteğini 152.400-Tl’ye yükseltmiştir.
Davalı ..., davacının verdiği vekalete istinaden taşınmazları diğer davalıya sattığını ve satış bedelini davacıya, dava dışı ağabeyi ve davacının da eşi olan ... eliyle teslim ettiğini, akraba oldukları için yazılı belge düzenlemediğini, diğer davalının sevgilisi olduğu yönündeki iddianın mesnetsiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Davalı (karşı davacı) ..., çekişme konusu taşınmazları yatırım amaçlı olarak bir emlak şirketi aracılığı ile satın aldığını, satış tarihine kadar davalı vekili tanımadığını, satış bedellerinin aynı gün dava dışı oğlunun banka hesabı üzerinden davalı vekile ödendiğini, taşınmazların satışının muvazaalı olmadığını belirterek davanın reddini savunmuş ve karşı davasında, davalı vekilin sevgilisi olduğu yönündeki iddianın kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğini iddia ederek 20.000-TL manevi tazminatın davacı-karşı dava davalısından tahsilini istemiştir.
Mahkemece; asıl davada davalı kayıt maliki ...’nin iyiniyetli olduğu ve aksinin kanıtlanamadığı gerekçesiyle davacının iptal tescil isteğinin reddine, davalı ...’in ise vekalet görevini kötüye kullandığı gerekçesiyle taşınmazın satış tarihindeki değeri olan 152.400-TL nin satış tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ...’den tahsiline, ...’nin manevi tazminat isteğine ilişkin karşı davasının ise haksız eylem koşullarının oluşmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir.
Karar, asıl davada davalı ... ve asıl davada davalı-karşı dava davacısı ... tarafından süresinde temyiz edilmiş; olmakla, Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp , düşünüldü.
-KARAR-
Asıl dava, vekalet görevinin kötüye kullanılması hukuksal nedenine dayalı tapu iptal tescil olmadığı taktirde bedel isteğine, karşı dava ise kişilik haklarına saldırı iddiasıyla açılan manevi tazminat isteğine ilişkindir.
Mahkemece, asıl davada tapu iptal tescil isteğinin reddine, bedelin davalı vekilden tahsiline, karşı davanın reddine karar verilmiştir.
Toplanan deliller ve tüm dosya içeriği ile temlikin vekalet görevinin kötüye kullanılması suretiyle gerçekleştirilmediği, satışın davacının iradesine uygun olduğu ancak vekil tarafından satış bedelinin davacıya ödenmediği saptanarak bedelin davalı vekil İsmail’den tahsiline karar verilmesinde ve koşullarının oluşmadığı belirlenerek karşı davanın reddedilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
Davalı ...’in tüm, davalı-karşı dava davacısı ...’nin öteki temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine.
Davalı-karşı dava davacısı ...’nin vekalet ücretine yönelik temyizine gelince;
Asıl dava, 20.000-TL değer gösterilerek açılmış, mahkemece çekişme konusu 3903 parsel sayılı taşınmazın dava tarihi itibariyle değeri 97.410,00-TL, 3904 parsel sayılı taşınmazın değeri ise 96.900,00-TL olmak üzere toplam 194.310,00-TL olarak keşfen saptanmış olup davacı tarafça 152.400,00-TL üzerinden harç ikmal edilmiştir.
Bu durumda, davalı-karşı dava davacısı ... lehine harcı ikmal edilen 152.400,00-TL dava değeri üzerinden nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken maktu vekalet ücretine ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hüküm fıkrasının asıl davaya ilişkin kısmının 7. bendinde yer alan “....1.500,00 TL...” ibaresinin çıkarılarak yerine “...14.544,00 TL....” ibaresinin yazılmasına, davalı-karşı dava davacısının değinilen yönden kabulü ile 6100 sayılı HMK"nin geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 05.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.