Zincirleme nitelikli zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/4835 Esas 2021/630 Karar Sayılı İlamı

5. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/4835
Karar No: 2021/630
Karar Tarihi: 17.02.2021

Zincirleme nitelikli zimmet - Yargıtay 5. Ceza Dairesi 2020/4835 Esas 2021/630 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, zincirleme nitelikli zimmet suçu işlediği gerekçesiyle sanığın 4389 sayılı Kanun'a göre suçlu olduğuna karar vermiştir. Ancak, mahkeme takdiri indirimde 765 sayılı TCK maddelerine uyulması gerektiğini belirtse de, bunun yerine 5237 sayılı TCK maddelerinin tatbik edilmesi sonucu sanığın 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verilmiştir. Daire, bu yüzden kararı bozmuş ve sanık hakkında 765 sayılı TCK maddelerine uygun bir karar verilmesi gerektiğini belirtmiştir. Kanun maddeleri: 4389 sayılı Bankalar Kanunu, 22/3. madde, 765 sayılı TCK, 80. ve 59. madde, 5237 sayılı TCK, 43. ve 62. madde, CMUK'nın 321 ve 326/son maddeleri.

5. Ceza Dairesi 2020/4835 E. , 2021/630 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Zincirleme nitelikli zimmet
HÜKÜM : 4389 sayılı Kanunda düzenlenen zimmet suçundan mahkumiyet

Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Dairemizin uyulmasına karar verilen 18/04/2019 tarihli bozma ilamında lehe yasa değerlendirmesi yapılması istenen kanunlardan suç tarihi de dikkate alındığında en lehe olanının 4389 sayılı Bankalar Kanunu olduğunda ve buna göre anılan Yasanın 22/3. maddesi uyarınca sanık hakkında nitelikli zimmet suçundan temel cezanın belirlenmesinde bir isabetsizlik bulunmasa da, zincirleme suç nedeniyle yapılan artırım ile takdiri indirimde 765 sayılı TCK’nın 80 ve 59. maddeleri uyarınca uygulama yapılması gerekirken, uygulama imkanı bulunmayan 5237 sayılı TCK’nın 43 ve 62. maddelerinin tatbiki suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması, CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak nedeniyle cezanın 12 yıl 6 ay üzerinden infaz olunacağının belirtilmesi ile yetinilmesi gerekirken sanığın 12 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı, sanık müdafin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek CMUK"nın 321 ve 326/son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 17/02/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.