5. Ceza Dairesi 2012/15382 E. , 2014/2357 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Denetim görevini ihmal suretiyle zimmete neden olma (sanıklar ..., ... ve ... hak.) zincirleme basit zimmet (diğer sanıklar hak.)
HÜKÜM : Beraet (sanıklar ... ..., ...l, ... ..., ..., ... ve ...haklarında atılı suçlardan) mahkumiyet (diğer sanıklar haklarında atılı suçtan)
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... haklarında zincirleme basit zimmet, ..., ... ve ... haklarında ise denetim görevini ihmal suretiyle zimmete neden olma suçlarından kurulan beraet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Delilleri takdir ve gerekçesi gösterilmek suretiyle verilen beraet hükümleri usul ve kanuna uygun olduğundan yerinde görülmeyen katılanların temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
Sanıklar ... ve ... haklarında zincirleme basit zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Suçun 5237 sayılı TCK"nın 53/1-d maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesine rağmen sanıklar haklarında aynı Yasanın 53/5. madde ve fıkrası gereğince cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi,Kanuna aykırı, katılanlar ile sanıklar müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi de gözetilerek hükümlerin CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılama yapılmaksızın düzeltilmesi mümkün bulunduğundan aynı Yasanın 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanarak, mahkemenin ceza tayinine yönelik alt sınırı benimsemesine ilişkin takdiri de gözetilerek hüküm fıkrasına "Sanıklar ... ve ..."in suçu 5237 sayılı Yasanın 53/1-d maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işledikleri anlaşılmakla aynı Yasanın 53/5. maddesi gereğince adı geçen sanıkların hükmolunan cezaların yarısı olan 1 yıl 8 ay 25 gün süreyle TCK"nın 53/1-d maddesindeki hak ve yetkileri kullanmalarının yasaklanmasına," ibaresinin eklenmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
Sanık ... hakkında zincirleme basit zimmet suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Oluşa ve dosya kapsamına uygun olup, mahkemece de hükme esas alınan 14/10/2011 günlü bilirkişi raporunda sanıkların görev yaptıkları dönemlere ilişkin ayrı ayrı tetkik ve hesaplama yapılması, bir önceki yönetimden devren gelen ve bir sonraki yönetime devreden malların inceleme sırasında gözetilmesi, sanık ..."ın sorumlu olduğu dönemde açık yani zimmet olarak gözüken 28 adet büyük, 21 adet küçük tüp ile 76 çuval yemin miktar olarak az ve hesap hatası olarak kabul edilemeyeceği, sanığın bu döneme ilişkin zimmet iddiası ile ilgili savunmalarının yüzeysel ve yetersiz olması, önceki dönemden kaynaklanan ve sanık ... tarafından karşılandığı bildirilen açık ile sanık ..."ın sorumlu olduğu döneme ilişkin zimmet iddiasının bir ilgisinin bulunmaması, mahkemece ve bilirkişilerce zimmet olarak kabul edilen kalemlerin kasa ve banka mevcutları dışında belgesi düzenlenmemiş ve satılmış mallar olması, 27/03/2007 gün ve 2661 sayılı Ön İnceleme raporu, savunmalar ile özellikle tanık ..."ın aşamalardaki anlatımları gözetildiğinde tebliğnamedeki bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiş, yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sair temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Mahkemece zimmet miktarı olarak kabul edilen 2.412,00 TL."nin suç tarihi itibari ile ekonomik koşullar ve paranın alım gücü nazara alındığında değerinin az olduğu dikkate alınıp sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 249. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Suçun 5237 sayılı TCK"nın 53/1-d maddesindeki yetkinin kötüye kullanılması suretiyle işlenmesine rağmen sanık hakkında aynı Yasanın 53/5. madde ve fıkrası gereğince cezanın infazından sonra başlamak üzere, hükmolunan cezanın yarısından bir katına kadar bu hak ve yetkinin kullanılmasının yasaklanmasına karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Kanuna aykırı, katılanlar ile sanık ... müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi de gözetilerek hükmün CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 05/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.