MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... Yönetimi tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:

K A R A R

Davacı vekili, 04/12/2015 havale tarihli dava dilekçesinde ... ilçesi, ... ... mahallesi, ... mevkii, 220 ada 116 parsel nolu taşınmazın 1124,16 m2"lik tapuda davalı adına kayıtlı olan kısmın ... sınırları içinde kaldığı iddiası ile tapu kaydının iptali ile ... niteliğiyle Hazine adına tapuya tescilini ve davalının elatmasının önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile ... ili ... ilçesi ... ... köyü ... köy mevkiinde kain 220 ada 116 parsel sayılı taşınmazın 09/03/2016 tarihli rapora ekli fen bilirkişisi ... ve ... bilirkişisi ... tarafından müştereken tanzim olunan krokide, (A), (B), (C) ve (E) harfleri ile gösterilen toplam 1121,73 m2 yüzölçümündeki kısmının tapu kaydının iptali ile ... vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, tapu iptali ve tescil ile elatmanın önlenmesine ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde tesbit tarihinden önce 3116 sayılı Kanunlara göre 1948 yılında yapılıp kesinleşen ... kadastrosu bulunmaktadır. Daha sonra 3302 ve 3373 sayılı Kanunlara göre 22.02.1995 tarihinde ilanı yapılıp dava tarihinde kesinleşen aplikasyon ve 2/B uygulaması vardır.
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman ... bilirkişi tarafından kesinleşmiş ... kadastro haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan uygulama ve araştırmada çekişmeli 220 ada 116 parsel sayılı taşınmazın (A), (B), (C) ve (E) harfleri ile gösterilen bölümlerinin ... tahdidi içinde kalan yerlerden olduğu anlaşıldığına göre davanın kısmen kabulü yolunda kurulan hükümde bir isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak; Kadastro Kanununun 36/A maddesinde yer alan kadastro işlemi ile oluşan tespit ve kayıtların iptali için Devlet veya diğer kamu kurum ve kuruluşları tarafından kayıt lehtarına karşı kadastro mahkemeleri ile genel mahkemelerde açılan davalarda davalı aleyhine vekâlet ücreti dâhil, yargılama giderine hükmolunmaz hükmüne rağmen davacı ... Yönetimi aleyhine harç yüklenmesi doğru değil ise de belirtilen bu husus hükmün bozulmasını ve yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
Bu sebeple; hükmün ikinci bendinin hükümden çıkarılarak yerine ""Harç alınmasına gerek olmadığına"" cümlesinin eklenmesi suretiyle düzeltilmesine ve 6100 sayılı Kanunun geçici 3. maddesi atfıyla HUMK’un 438/7. maddesine göre hükmün düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 30/10/2018 günü oy birliği ile karar verildi.