MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : TCK"nın 142/1-b, 43, 62, 53.
maddeleri uyarınca mahkumiyet


Hırsızlık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Atatürk Havalimanı Dışhatlar Terminalinde bulunan... mağazasında satış elemanı olarak çalışan sanığın, çalıştığı mağazada satışa sunulan kozmetik ürünler ile parfümlerden alarak havalimanı otoparkındaki aracına götürdüğü, aracın bagajına bu ürünleri depoladığı, durumun kamera sisteminden farkedilerek polise haber verilmesi üzerine yakalandığı, aracının bagajında daha önce alıp götürdüğü ürünlerin de ele geçirildiği, sanığın bu suretle hırsızlık suçunu teselsül halinde işlediğinin kabul edildiği olayda; sanığın suç konusu ürünler üzerinde hizmet ilişkisinin gereği olarak fiili hakimiyetinin bulunduğu, söz konusu hakimiyet kapsamında suça konu ürünlerin tanıtımını müşteriye yapmak yerine alıp aracında sakladığı, bu suretle sanığın hizmet ilişkisinin gereği olarak çalıştığı işyerinde belli bir amaç için tevdii ve teslim edilmiş olan suça konu ürünler üzerinde zilyetliğin devri amacı dışında teselsül halinde tasarrufta bulunduğunun anlaşılması karşısında, sanığın eylemlerinin 5237 sayılı TCK"nın 155/2 maddesinde düzenlenen "hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma" suçunu oluşturacağı gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde nitelikli hırsızlık suçundan hüküm kurulması,
Kabule göre de;
Kasten işlemiş olduğu suçtan, hapis cezasıyla mahkumiyetinin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin “a, b, c, d, e” bendinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkum olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,







Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca uygulanması gereken CMUK"nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; aynı Kanunun 326/son maddesi uyarınca ceza miktarı bakımından kazanılmış haklarının saklı tutulmasına, 26/02/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.