(Kapatılan) 18. Hukuk Dairesi 2016/10442 E. , 2016/13211 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca,... parsel sayılı taşınmazların kamulaştırma bedellerinin tespiti ve idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hükmün temyiz incelemesi taraf vekillerince, incelemenin duruşmalı olarak yapılması ise davalı vekili tarafından yasal süresi içinde verilen temyiz dilekçesi ile istenilmekle taraflara yapılan tebligat üzerine duruşma için tayin olunan 14.04.2015 gününde temyiz edenlerden davalı vekili Av....ile davacı vekili Av.... geldiler. Gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendikten sonra dosya eksiklik nedeniyle geri çevrilmiş olup, bu kez iade edilmekle dosyadaki bilgi ve belgeler okunarak, tetkik hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasal gerektirici nedenlere ve özellikle kanıtların takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre sair temyiz itirazları yerinde değildir.
Ancak;
A)Dava konusu 207 ve 209 parsel sayılı taşınmazlar bakımından;
1-Dava konusu taşınmazların bulundukları yörede 2013 yılında meydana gelen ani ısı düşüklüğü sebebiyle verimde azalma olduğu bilirkişi raporunda açıklandığına göre, ilçe tarım müdürlüğünün zeytin için bildirdiği son üç yılın, kuru şartlardaki (2011-2012-2013 yılları) verim, fiyat ve üretim giderlerinin ortalaması alınmak suretiyle zeytinin bulunduğu arazinin m² değerinin belirlenmesi gerekirken, 2012-2013 yıllarına ait verimde aritmetik ortalamaya göre hesaplama yapıldığı belirtilmek suretiyle zeytinin verimi 580 kg, satış fiyatı 3,00 TL, masrafı ise 696 TL üzerinden hesaplayan bilirkişi raporuna göre karar verilmesi,
2-Dava konusu taşınmazların bulundukları yer, konumları ve bilirkişi raporunda belirtilen objektif değer artışına etki eden hususlar dikkate alındığında, en az %125 oranında objektif değer artışı uygulanması gerekirken, bu oranı 207 parselde %30, 209 parselde %70 olarak uygulayan bilirkişi raporunun hükme esas alınması,
3-Dava konusu 207 parsel sayılı taşınmazın kullanım amacı, yüzölçümü ve geometrik şekli dikkate alındığında kamulaştırmadan kalan bölümde herhangi bir değer kaybı olmayacağı düşünülmeden, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda kalan arazinin bir bölümü için %20 oranında değer kaybı verilerek yüksek bedel tespiti,
4-Dava konusu 209 parsel sayılı taşınmazın kullanım amacı, yüzölçümü ve geometrik şekli dikkate alındığında kamulaştırmadan kalan bölümde en fazla %10 değer kaybı olacağı düşünülmeden, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda kamulaştırmadan kalan bölüm için %20 oranında değer kaybı verilerek düşük bedel tespiti,
5-Kamulaştırma Yasası’nın 4650 sayılı Yasayla değişik 11. maddesinin birinci fıkrasının arazilere ilişkin (f) bendinde taşınmaz malın kamulaştırma (dava) tarihindeki mevki ve şartlarına göre olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelir üzerinden değerinin belirleneceği öngörülmektedir. Dava konusu 209 parsel sayılı taşınmaz üzerinde taşınmaza kapama bahçe niteliği verebilecek yaşta ve sayıda ağaç mevcut olması halinde bunların kaplayacağı alana göre kapama bahçe olarak değerlendirilmesi gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda kamulaştırılan alan kapama zeytin bahçesi olarak kabul edildiğine göre, kamulaştırılan alandaki incir ağaçlarının değerinin de kapama zeytin bahçesi içinde yer alacağı düşünülmeden ayrıca bu ağaçlar için tespit edilen bedeli kamulaştırma bedeline ekleyen rapora göre hüküm kurulmuş olması,
Kabule göre;
6-Gayri safi üretim değerinin %40"ı üzerinden maliyet hesabı yapan bilirkişi kurulu raporunun hükme esas alınmış olması,
B)Dava konusu 216 parsel sayılı taşınmaz bakımından;
1-2942 Sayılı Yasanın 4650 Sayılı Yasa ile değişik 11. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendi uyarınca, bilirkişi kurulu arazi niteliğindeki taşınmazın, kamulaştırma tarihindeki mevkii ve şartlarına göre ve olduğu gibi kullanılması halinde getireceği net gelirini esas tutarak, bedelin tespitinde etkili olacak bütün nitelik ve unsurlar ile her unsurun ayrı ayrı değerini belirtmek suretiyle ayrıca ilgililerin de beyanını dikkate alarak düzenleyeceği gerekçeli bir değerlendirme raporunda kamulaştırma bedelini tespit etmelidir.
Yerleşik Yargıtay içtihatlarına göre, iklim koşullarının elverdiği bazı yörelerde bir ürün hasat edildikten sonra toprağın yeniden hazırlanıp ikinci uygun ürün ekilebilmektedir. Bir yılda birden fazla ürün alınma imkanı bulunan yerlerde ülke genelinde bir yıldaki ikinci ürünün hazırlık ve yetiştirme süreleri de dikkate alındığında yılı aşan süre gerektiği de gözetilerek, iki yılda üç ürün veya üç yılda dört ürün münavebe esası uygulanarak değerlendirme yapılması gerekmektedir. Buna göre bilirkişi kurulunca, iki yılda üç ürün veya üç yılda dört ürün alınabileceği dikkate alınarak yıllık net gelirlerinin tümü üzerinden hesaplama yapılması gerekirken, buğday %25, kavun %75 alınmak üzere, bir yılda iki ürün (buğday-kavun) üzerinden değerlendirme yapıldığı izlenimi uyandıracak şekilde ve ürünlerin net gelirlerine yüzdelik oranla değer biçilerek bedel tespiti yapan bilirkişi kurul raporuna göre karar verilmesi,
2-Dava konusu taşınmazın bulunduğu yer, konumu ve bilirkişi raporunda belirtilen objektif değer artışına etki eden hususlar dikkate alındığında, %250 oranında objektif değer artışı uygulanması gerekirken, bu oranı %70 olarak uygulayan bilirkişi raporunun karara esas alınması,
3-Dava konusu taşınmazın kullanım amacı, yüzölçümü ve geometrik şekli dikkate alındığında kamulaştırmadan kalan bölümde herhangi bir değer kaybı olmayacağı düşünülmeden, hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda kalan arazinin bir bölümü için %20 oranında değer kaybı verilerek yüksek bedel tespiti,
C)İdarece fazla yatırılan bedelin davalı tarafından bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş mevduat faizi ile birlikte davacı idareye iadesi yerine işlemiş yasal faiziyle birlikte iadesine karar verilmiş olması,
Doğru görülmemiştir.
Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekille temsil edilen davalı ve davacı yararına takdir edilen 1.350,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacı tarafa, davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edenlerden davalı tarafa iadesine, 22.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.