11. Hukuk Dairesi Esas No: 2016/14569 Karar No: 2018/5708 Karar Tarihi: 26.09.2018
Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2016/14569 Esas 2018/5708 Karar Sayılı İlamı
11. Hukuk Dairesi 2016/14569 E. , 2018/5708 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... 8. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 15.06.2016 tarih ve 2015/1204-2016/547 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, ... plaka sayılı aracın ... San. Tic. Ltd. Şti."ye ait olup 09/03/2013 tarihinde müvekkiline satıldığını, bedelinin nakden ödenip zilyetliğinin müvekkiline geçtiğini, ancak noter satışı ve trafik tescil işlemlerinin yapılamadığını, arabayı satan şirketin tasfiye edildiğini, zilyetliği müvekkiline devredilen aracın müvekkili adına kayıt ve tescilinin yapılabilmesi için şirketin ihyasının gerektiğini ileri sürerek ... San. Tic. Ltd. Şti."nin ihyasına ve halen şirket adına kayıtlı aracın müvekkiline satışı ve tescilinin yapılması için yetkilendirilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı ..., söz konusu aracın davacıya haricen satıldığını ancak devir işlemleri yapılmadan şirketin fesih edildiğini savunmuştur. Davalı Müdürlük vekili, fesih işlemlerinin usul ve yasaya uygun yapıldığını savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca ihyası talep edilen şirketin tasfiyesinin 30/10/2007 tarihi itibariyle son bulduğu, 05/11/2007 tarihi itibariyle tescil edilerek sicil kaydının terkin edildiği, davacının, terkin edilen şirkete ait aracı satın aldığına dair yalnızca kendi imzasını taşıyan 09/03/2013 tarihli bir kayıt sunduğu, terkin olunan şirket adına kayıtlı aracın tasfiyeye dahil edilmesi amacıyla ihya talepli davanın bu aşamada tasfiye memuru tarafından açılabileceği, davacının bu davayı açmakta hukuki yararının bulunmadığı gerekçesiyle esas ve birleşen davanın HMK 114/1-h maddesi uyarınca hukuki yarar yokluğundan dava şartı yokluğu nedeniyle usulden reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, şirket ihya talebine ilişkindir. Davacı, ... plaka sayılı aracı satın aldığını ve fakat trafik sicil işlemleri tamamlanamadan araç sahibi şirketin terkin edildiğini ileri sürmüş olup, dosyanın incelenmesinde söz konusu aracın halen ihyası talep edilen şirket adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece 23.03.2016 tarihinde yapılan duruşmada dinlenen davalı tasfiye memuru ... da, söz konusu aracın noter satış işlemleri yapılmadan şirketin terkin edildiğini ancak davacıya haricen araç satışının yapıldığını beyan etmektedir. Bu durumda, davacının dava konusu şirketin ihyasında hukuki yararının olduğu kabul edilerek davanın kabulüne karar vermek gerekirken yukarıda yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru olmamış kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davacıya iadesine, 26.09.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.