11. Ceza Dairesi 2016/10710 E. , 2018/5824 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, Başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak, görevi yaptırmamak için direnme
HÜKÜM : Mahkumiyet
I- Sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Görevi yaptırmamak için direnme suçunun silahla işlenmesi halinde verilen cezada artırım yapılması gerektiğini düzenleyen 5237 sayılı TCK’nın 265/4. maddesinin sanık hakkında uygulanmaması isabetsizliği aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamış; kasıtlı suçtan mahkumiyetin kanuni sonucu olan ve kazanılmış hakka konu edilmeyen 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin, Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 gün 2014/140 Esas, 2015/85 sayılı iptal kararı ile birlikte infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Toplanan deliller karar yerinde incelenip sanığa yüklenen suçun sübutu kabul, soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin, cezayı artırıcı ve azaltıcı sebeplerin ise nitelik ve derecesi takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
II- Sanık hakkında başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
1-) TCK"nın 268. maddesinde tanımlanan başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun oluşması için, failin işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla, başkasına ait kimlik bilgilerini kullanması, TCK"nın 267/1. maddesinde tanımlanan “iftira” suçunun oluşması için ise, yetkili makamlara ihbar veya şikayette bulunmak suretiyle işlemediğini bildiği halde hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat etmesi gerekir. Somut olayda; hakkında yakalama kararı bulunan sanığın saklandığı yerin ihbar edilmesi neticesinde kolluk kuvvetlerince yakalanmak istendiği sırada amcasının oğlu olan ..."a ait suça konu nüfus cüzdanını ibraz etmesi ancak kolluk tarafından gerçek kimliği bilinen sanığın verdiği kimliğin sahte olduğunun anlaşılması karşısında; sanığın mağdur adına bir soruşturma ya da kovuşturma yapılmasına sebebiyet vermediği ve üzerine atılı başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanılması suçunun unsurları itibarıyla oluşmadığı gözetilmeden, sanığın beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
2-) Kabule göre de; kasten işlenmiş suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olan ve kazanılmış hakka konu edilemeyen 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmamış olması,
III- Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanığın temyiz itirazlarının incelenmesinde ise;
Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1-)Sanığın, ... adına düzenlenmiş nüfus cüzdanına kendi fotoğrafını yapıştırmak suretiyle üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işlediğinin iddia ve kabul olunduğu somut olayda; UYAP kayıtları üzerinden yapılan araştırmada, sanığın ... adına düzenlenmiş nüfus cüzdanında fotoğraf değişikliği yapmak ve bununla hat sözleşmesi yapmak suretiyle resmi belgede sahtecilik suçunu işlediği iddiasıyla açılan kamu davasının yapılan yargılaması sonucunda sanık hakkında Alaşehir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/648 Esas ve 2015/17 Karar sayılı kararıyla mahkumiyet hükmü kurulduğunun anlaşılması karşısında; mükerrer yargılamanın önlenmesi ve zincirleme suç hükümlerinin değerlendirilmesi bakımından, Alaşehir 1. Asliye Ceza Mahkemesinin 2014/648 Esas sayılı dava dosyası getirtilip incelenerek, mümkünse davaların birleştirilmesi, değilse bu davayı ilgilendiren belgelerin onaylı örneklerinin çıkartılarak dosya içine konulması, mahkumiyet hükmünün kesinleşmiş olması halinde ise kesinleşmiş hükmün zincirleme suç kapsamında kaldığının anlaşılması halinde tayin olunacak cezadan kesinleşmiş önceki cezanın mahsup edilmesi gerektiği gözetilerek tüm deliller birlikte tartışılıp sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
2-)Kabule göre de; kasten işlenmiş suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olan ve kazanılmış hakka konu edilemeyen 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin uygulanmamış olması,
Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.06.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.