Abaküs Yazılım
Hukuk Genel Kurulu
Esas No: 2013/2050
Karar No: 2014/307
Karar Tarihi: 05.03.2014

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu 2013/2050 Esas 2014/307 Karar Sayılı İlamı

Hukuk Genel Kurulu         2013/2050 E.  ,  2014/307 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Antalya Kadastro Mahkemesi
    TARİHİ : 08/05/2012
    NUMARASI : 2012/91 E-2012/227 K.

    Taraflar arasındaki “kadastro tespitine itiraz” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Antalya Kadastro Mahkemesi’nce davanın reddine dair verilen 22.03.2011 gün ve 506-407 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 20.Hukuk Dairesinin 06.12.2011 gün ve 13160-14104 sayılı ilamı ile;
    (..... Tapuda davalı adına kayıtlı olan eski Duacı köyü 873 sayılı 527 m2 yüzölçümündeki parsel, 5304 sayılı Yasanın 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Yasanın 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi hükmüne göre yapılan kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işleminde, 27882 ada 2 parsel sayılı taşınmaz, 533.34 m2 yüzölçümü ve yeni haritası ile malik hanesi “tapu kütüğünde olduğu gibi” şeklinde tesbit edilmiş, 3402 sayılı Yasanın 11. maddesine göre 09.06.2010 ila 08.07.2010 tarihinde ilan edildiği tutanak arkasına yazılmıştır. Orman Yönetimi 08.07.2010 tarihinde, parselin yörede 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre 1946 yılında yapılıp kesinleşen orman tahdidinde kısmen tahdit sınırları içinde bırakıldığını belirterek, bu bölümün tesbitinin iptali ve orman niteliğiyle Hazine adına tapuya tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece, çekişmeli parselin 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yer niteliğiyle tapuda Hazine adına kayıtlıyken, Or-Köy Baş Mühendisliği tarafından 2924 sayılı Yasanın 11 ve 12. maddeleri gereğince, davalıya satılıp, Hazinenin temliki ile tapuya kaydedildiği, tekrar orman sınırları içinde kaldığı savıyla açılan davanın hukuki değer taşımayacağı,çekişmeli parselin yenileme kadastrosunun yapıldığı, bu çalışmanın teknik çalışmalar ile sınırlı olduğu, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş ya da geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı, yenilemede ilk kadastroda belirlenen sınırlara uyulacağı, tapudaki maliklerin intikal ve ifraz işlemine tabi tutulmaksızın olduğu gibi tapu siciline aktarılacağı gerekçesiyle davanın REDDİNE, dava konusu .. köyü 27882 ada 2 sayılı parselin 533.34 m2 olarak tapu kütüğüne aktarılmasına, sınırların ve yüzölçümünün düzeltilmesine karar verilmiş, hüküm Orman Yönetimi tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Yasanın 22/a maddesi gereğince yapılan, kadastro haritalarının yeniden düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin yapılması işlemine itiraza ilişkindir.
    Dosyadaki tapu senedi fotokopisine göre çekişmeli ....köyü 873 parsel sayılı 527 m2 yüzölçümündeki taşınmazın tamamı, 6831 sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yer niteliğiyle Hazine adına kayıtlı iken, Antalya Or-Köy Baş Mühendisliğince 2924 sayılı Yasanın 11 ve 12. maddelerine göre Sabahattin Yiğit, onun tarafından da Gülcan İsenkul"a, onun tarafından da davalı S.. K..a satılmıştır.
    Mahkemece, 3402 sayılı Yasanın 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendine göre, ancak teknik çalışmalar yapılabileceği, yenileme kadastrosu nedeniyle tapu siciline geçmiş ya da geçmemiş mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı gibi davalının tapusunun Hazinenin satışı ile oluştuğu gerekçeleriyle, keşif ve inceleme yapılmadan davanın reddine karar verilmişse de;
    5304 sayılı Yasanın 6. maddesi ile değişik 3402 sayılı Kanunun 22. maddesinin ikinci fıkrasının (a) bendi gereğince “Tapulama, kadastro veya değişiklik işlemlerine ilişkin; sınırlandırma, ölçü, çizim ve hesaplamalardan kaynaklanan hataları gidermek üzere uygulama niteliğini kaybeden, teknik nedenlerle yetersiz kalan, eksikliği görülen veya zemindeki sınırları gerçeğe uygun göstermediği tespit edilen kadastro haritalarının tekrar düzenlenmesi ve tapu sicilinde gerekli düzeltmelerin sağlanması amacıyla tapulama ve kadastro görmüş yerlerde, birinci fıkra hükmü uygulanmaz." Aynı maddenin üçüncü fıkrası uyarınca da, "İkinci fıkranın (a) bendinin uygulanacağı alanlar Tapu ve Kadastro Genel Müdürünün onayı ile belirlenir ve çalışmalara başlanmadan en az onbeş gün önce çalışma alanında, bölge merkezinde ve bölgenin bağlı olduğu il merkezinde alışılmış vasıtalarla duyurulur, ayrıca varsa yerel gazete ile ilân edilir. Yapılacak çalışmalarda 2, 4, 14, 17, 19 ve 21 inci maddeler ile 13 üncü maddenin (B) ve 20 nci maddenin (B), (C) ve (D) bentleri hükümleri uygulanmaz.".
    Kadastro Mahkemesinin genel olarak görevi, 3402 sayılı Yasanın 25. maddesinde, zaman bakımından görev ve yetkisi ise aynı Yasanın 27. maddesinde düzenlenmiştir. 3402 sayılı Yasanın 22/2-a gereğince yapılan tesbitte taşınmazın mülkiyeti, çapı ve yüzölçümü tartışma konusu edilemez, bu işlemde uygulama kabiliyeti bulunmayan ve harita tekniğine uymayan haritalar yerine, ülke koordinat sistemine uygun sayısal haritaları düzenlenerek, bu tesbitin kesinleşmesi halinde tapu malikleri adına tapuya tescil edilir.
    Mahkeme gerekçesinde de kabul edildiği gibi, yetersiz kadastro paftalarının yenilenmesi, yüzölçümlerinin ve teknik hataların düzeltilmesi işleminin yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılmadığı savıyla açılan davada kadastro mahkemesi görevli olup, taşınmazın mülkiyetine ve niteliğine ilişkin davalarda kadastro mahkemesi görevli değildir. Somut olayda, Orman Yönetimi çekişmeli taşınmazın yenilemeden önceki haliyle kısmen yörede 3116 sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan orman tahdidi içinde kaldığı, bu bölümün tesbitinin iptalini ve orman niteliğiyle Hazine adına tescilini istediğine ve dava dilekçesi aynı zamanda mülkiyete ilişkin bir istem içerdiğine göre, mülkiyete ve tasarrufa ilişkin bu davada genel mahkeme görevlidir. Ancak, dava aynı zamanda 3402 sayılı Yasanın 22/2 - a maddesi ve ilgili yönetmelik hükümlerine göre yapılan teknik çalışmaya itiraz niteliği taşıdığından, çalışmanın yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun yapılıp yapılmadığı yöntemince araştırılmalı ve bu yönde olumlu ya da olumsuz bir karar verilmelidir.
    Bu nedenle; mahkemece, çekişmeli parselin yenilemeden önceki tutanak ve haritaları ile yenilemeden sonraki çapı, haritası ve tutanağı getirtilerek, harita ve jeodezi uzmanı bilirkişi vasıtasıyla keşif ve inceleme yapılarak, yapılan çalışmanın 3402 sayılı Yasanın 22/2-a maddesiyle, 26.11.2006 gün ve 26361 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Kadastro Haritalarının Yeniden Düzenlenmesi ve Tapu sicilinde Düzeltmelerin Yapılmasında Uyulacak Usul ve Esaslara İlişkin Yönetmelik hükümlerine uygun çalışma yapılıp yapılmadığı saptanmalı, bu konuda bilirkişiden bilimsel verileri içeren rapor alınmalı, yapılan çalışmaların yasa ve yönetmelik hükümlerine aykırı olduğu belirlenirse, bu aykırılıkları giderecek hüküm kurulmalı, çalışmanın yasa ve yönetmelik hükümlerine uygun yapıldığı saptanırsa, Orman Yönetiminin bu yöne temas eden davasının reddine karar verilmeli; dava dilekçesinde aynı zamanda taşınmazın bir bölümünün kesinleşmiş orman kadastrosu sınırları içinde kalan devlet ormanı olduğu iddia edildiğinden, bu davada kadastro mahkemesinin görevli olmadığı gözetilerek, tasarrufa ilişkin bu dava yönünden görevsizliğe karar verilmelidir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin eksik araştırma ve incelemeyle hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır...)gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

    Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
    Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
    Davacı Orman İdaresi vekili, dava dilekçesinde aynen ; “Antalya İli ... ilçesi .. köyü sınırları içerisinde 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 22/A maddesi uyarınca yapılan arazi kadastro çalışmalarının tamamlanıp 09.06.2010 tarihinde askı suretiyle ilan edildiğini, ...Köyünde ilk orman tahdidinin 3116 sayılı kanuna göre 1946 yılında yapılmış olup ilan edilerek kesinleştiğini, 6831 sayılı yasaya göre Orman Kadastrosu ve 1744 sayılı Kanun ile değişik 2. madde uygulaması ve aplikasyon işlemlerinin 7 nolu Orman Kadastro Komisyonuna bağlı 3 nolu ekip tarafından yapıldığını, tüm bu çalışmalar sırasında .... Köyü’nde bulunan çekişmeye konu taşınmazın kesinleşmiş orman tahdit sınırları içerisinde kaldığını, kadastro ekiplerince yapılan bu çalışmalarda dava konusu parselin davalı yan adına tespit edildiğini, tespitin usul ve yasaya aykırı olduğunu, taşınmazın kısmen orman tahdit sınırları içerisinde kaldığından, yapılan tespitin iptali için itiraz etmek zorunda kaldıklarını,” ileri sürerek, çekişmeli taşınmaza ilişkin tespitin iptali ile taşınmazın kesinleşmiş orman tahdit sınırları içerisinde kalan kısmının orman vasfı ile Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı yan, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, çekişmeli taşınmazın 6831 Sayılı Orman Kanunu’nun 2/B maddesi ile orman sınırları dışına çıkarılıp Hazine tarafından davalı yana satıldığı, taşınmazın orman sınırları dışında olduğu, Orman İdaresi tarafından taşınmazların orman olarak Hazine adına tescilinin istenilmesinin haksız olduğu; çekişmeli taşınmazda 3402 sayılı Kanun"un 22/2-a maddesi uyarınca yapılan yenileme kadastrosunun ilk kadastroya ek bir işlem olup, ikinci bir kadastro niteliğinde olmadığı, yenileme kadastrosunun teknik çalışmalarla sınırlı olduğu, mülkiyete ilişkin hakların inceleme konusu yapılamayacağı, taşınmazların fiili kullanım sonucu ortaya çıkan yeni oluşumun yeni bir mülkiyet değişikliği niteliğinde olmadığından yenileme paftalarının nazara alınmadığı,bu nedenle keşif yapılmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Davacı Orman İdaresi vekilinin temyizi üzerine karar başlık bölümüne metni aynen alınan gerekçe ile bozulmuş; Mahkemece önceki kararda direnilmiştir.
    Direnme kararını temyize davacı Orman İdaresi vekili getirmiştir.
    Hukuk Genel Kurulu"nda işin esasına geçilmeden önce, dava konusu 873( yeni 27882 ada 2 nolu ) parsel sayılı taşınmazın, ilk karardan sonra 01.06.2011 tarihinde dava dışı M.. A..’ ya satılmış olması nedeniyle, yeni malikin davaya dahil edilmesinin gerekip gerekmediği hususu ön sorun olarak görüşülmüştür.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu 873 parsel sayılı taşınmazın 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 22/2-A maddesi uyarınca kadastroya tabi tutulduğu,tutanağın 09.06.2010 ile 08.07.2010 tarihleri arasında askıya çıkartıldığı, orman idaresi tarafından 08.07.2010 tarihinde eldeki davanın açıldığı; dava konusu taşınmazın davalı tarafından 01.06.2011 tarihinde dava dışı M.. A.."ya satış yolu ile temlik edildiği ve anılan kişinin davada yer almadığı anlaşılmaktadır.
    Bilindiği üzere 3402 sayılı Kadastro Kanunu 40.maddesi; “Çalışma alanlarında, kadastroya başladıktan sonra her türlü akit ve tescil işlemleri taşınmaz malların o andaki kadastro tespit durumu, kadastro müdüründen sorularak alınacak cevaba göre tapu sicil müdürlükleri tarafından yapılır ve kayıt örnekleri derhal kadastro müdürlüğüne gönderilir.
    Kadastro tespiti kayıt sahibi veya mirasçılarından başkası adına yapılmış ve kesinleşmemiş ise, kadastro sonucunu beklemeleri, ilgililere tebliğ olunur; ancak ilgililer kadastro sonunda hasıl olacak kesin durumu kabul edeceklerini noterde düzenlenmiş bir belge ile veya tapu sicil müdürü huzurunda tespit olunacak ifadeleri ile beyan ederek, aktin veya tescilin yapılmasını isterlerse, bu işlemler tapu sicil müdürlüğünde yapılır ve keyfiyet derhal kadastro müdürlüğüne, dava açılmış ise kadastro mahkemesine bildirilir.
    İhtiyati tedbir, ihtiyati haciz ve benzeri kararlarla ilgili talepler tapu sicil müdürlüğünce derhal tapu siciline işlenmekle birlikte kadastro tutanağına da geçirilmek üzere resen kadastro müdürlüğüne veya dava açılmış ise kadastro mahkemesine bildirilir.” hükmünü düzenlemiş;
    Aynı Kanunun 26/3.maddesi ise; “Kadastro mahkemesinde görülmekte olan bir dava konusu taşınmaz mal, 40 ıncı madde uyarınca başkasına devredildiği takdirde, davaya devralan devam eder.” denilmiştir.
    O halde taşınmazı satın alan M.. A.."nın yukarıda değinilen maddeler doğrultusunda, davaya usulüne uygun bir şekilde dahil edilerek işin esası hakkında hüküm kurulmalıdır.
    Hukuk Genel Kurulu görüşmeleri sırasında bir kısım üyeler tarafından, davanın niteliği itibariyle yeni malikin davada yer almasının gerekmediği görüşü savunulmuşsa da, bu görüş yukarda açıklanan nedenlerle Kurul çoğunluğu tarafından benimsenmemiştir.
    Açıklanan bu değişik gerekçe ile direnme kararı bozulmalıdır.
    S O N U Ç :Davacı İdare vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının değişik gerekçe ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun geçici 3.maddesinin atfı dikkate alınarak HUMK.nun 429.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının geri verilmesine, aynı Kanun’un 440.maddesi uyarınca hükmün tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 05.03.2014 gününde oyçokluğu ile karar verildi.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi