10. Hukuk Dairesi 2018/3661 E. , 2019/5932 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, uyulan bozma ilamı sonrası davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar.
“Usuli kazanılmış hak” olarak tanımlayacağımız bu olgu mahkemeye, hükmüne uyduğu Yargıtay bozma kararında belirtilen çerçevede işlem yapma ve hüküm kurma zorunluluğu getirdiği gibi, mahkemenin kararını bozmuş olan Yargıtay Hukuk Dairesince de, sonradan, ilk bozma kararı ile benimsemiş olduğu esaslara usuli kazanılmış hakka aykırı bir şekilde ikinci bir bozma kararı verilememektedir (09.05.1960 gün ve 21/9 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı, Hukuk Genel Kurulu’nun 12.07.2006 gün, 2006/9-508 E., 2006/521 sayılı kararı).
Mahkemenin, Yargıtay’ın bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli kazanılmış hak doğabileceği gibi, bazı konuların bozma kararı kapsamı dışında kalması yolu ile de usuli kazanılmış hak gerçekleşebilir. (Prof. Dr. Baki Kuru, Usuli Müktesep Hak (Usule İlişkin Kazanılmış Hak) Dr. A. Recai Seçkin’e Armağan, ... Üniversitesi Hukuk Fakültesi Yayınları No. 351 ..., 1974, sayfa 395 vd.)
Yukarıda belirtilen hukuki ve fiili durumlar ışığında somut olaya dönüldüğünde, mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama neticesinde verilen hüküm isabetliyse de, davalılardan ... yönünden kurulan ilk hükmün ilgili davalı yönünden temyiz edilmemesi sonucu davacı yönünden usulü kazanılmış hak gözetilerek ilk hüküm gibi karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma sebebidir.
Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden karar bozulmamalı, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi delaletiyle 1086 sayılı Hukuk Usûlü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle; hükmün (1) nolu bendinin tamamı silinerek yerine,
“1-Davanın Kabulü ile;
a)7.916,61 TL 1. İş kazasına ilişkin peşin değerli gelirin onay tarihi olan 25/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
b)1.687,69 TL 2. İş kazasına ilişkin ilk peşin değerli gelirin onay tarihi olan 25/01/2013 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı işveren ... İNŞ. VE İNŞAAT MALZEMELERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ. den münferiden alınarak davacıya verilmesine,
c)307,60 TL 1. iş kazasına ilişkin olarak ... nün ödeme tarihi olan 17/05/2010 dan itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
d)640,41 TL 2. İş kazasına ilişkin ... nün ödeme tarihi olan 24/05/2011 den itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... İNŞ. VE İNŞAAT MALZEMELERİ SAN. TİC. LTD. ŞTİ. den münferiden alınarak davacıya verilmesine,
Fazlaya ilişkin hakkın saklı tutulmasına,
Davacı kurum tarafından tahsil edilen miktarların tekerrür oluşturulmaması için infazda dikkate alınmasına,” ibarelerinin yazılmasına ve hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 10.07.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.