Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/9822 Esas 2018/3334 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/9822
Karar No: 2018/3334
Karar Tarihi: 02.04.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2016/9822 Esas 2018/3334 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2016/9822 E.  ,  2018/3334 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalının su borcunu ödemediğini, başlatılan icra takibine itiraz ettiğini ileri sürerek itirazın iptaline ve icra inkar tazminatına karar verilmesini talep etmiştir .
    Davalı, duruşmadaki beyanında borcu kabul ettiğini, itirazından vazgeçtiğini belirtmiştir.
    Mahkemece, itirazın iptaline, tazminata yer olmadığına karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-) Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere özellikle delillerin takdirinde isabetsizlik bulunmamasına göre sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2-) İcra ve İflas Kanunu"nun 67. maddesinin 2. fıkrası hükmünce, icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için, borçlunun takip sırasında ödeme emrine itiraz etmesi ve alacaklının alacağını mahkemede dava ederek haklı çıkması yasal koşullardandır. Bunlardan başka, alacağın likit ve belli olması da gerekir. Alacağın gerçek miktarı belli, sabit veya borçlu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurlar bilinmekte ya da bilinmesi gerekmekte, böylece borçlu tarafından borcun tutarının tahkik ve tayini mümkün ise; başka bir ifadeyle borçlu yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda ise alacağın likit ve muayyen olduğunun kabulü zorunludur.
    Somut olayda, dava konusu alacak miktarının (likit) belirlenebilir olduğundan , su faturalarının ödenmemesinden kaynaklanan alacağın hesaplanması için bilirkişi raporu alınması gerekmediğinden icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilmesi gerekirken, mahkemece icra inkar tazminatının reddedilmesi doğru değilse de, bu hususun giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 6100 sayılı HMK"nun geçici 3.maddesinin yollamasıyla HUMK"nun 438/7.maddesi uyarınca kararın düzeltilerek onanması gerekir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan yöne ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün 2. maddesinde yer alan "... Yasal koşullar oluşmadığı için tazminata yer olmadığına ..." ifadesinin çıkarılarak yerine "asıl alacağın % 20 si olan 1.283.00.- TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine," ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.