4. Hukuk Dairesi Esas No: 2015/14475 Karar No: 2017/6331 Karar Tarihi: 25.10.2017
Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2015/14475 Esas 2017/6331 Karar Sayılı İlamı
4. Hukuk Dairesi 2015/14475 E. , 2017/6331 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar ... ve ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 14/01/2015 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/07/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince: Dava haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm, davacılar tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar vekili, davacıların pazarda meyve sebze satım işi yaptıklarını, davalıların da aynı işi yaptıklarını, Banaz Asliye Ceza Mahkemesinde 2012/5 esas 2013/321 karar sayılı yargılamaya konu olan olayda davalıların alkollü olarak müvekkillerinin tezgahına gelerek Banaz pazarında kendilerinden başkasının karnabahar satamayacağını beyan ederek saldırdıklarını, müvekkillerinin dövüldüğünü, ölümle tehdit edildiğini, yapılan yargılama sonrasında davalıların cezalandırıldığını belirterek manevi tazminat talep etmiştir. Davalılar, açılan davayı kabul etmediklerini, eksik yargılama yapıldığını belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuşlardır. Mahkemece, olay günü taraflar arasında yaşanan tartışma sonucu davacıların darp edildiği, ceza dosyası kapsamında sanıkların cezalandırıldığı, yaşanan olayın davacıların kişisel değerlerine ve kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği gerekçeleriyle manevi tazminat taleplerinin kısmen kabulüne karar verilmiştir. Hükmedilen manevi tazminata talep olmasına rağmen, olay tarihinden itibaren işleyecek faize hükmedilmediği anlaşılmaktadır. Haksız eylemde zarar olay tarihinde oluşmuştur. Davacının istemi de bu yöndedir. Şu durumda hükmedilen manevi tazminata olay tarihinden itibaren faiz işletilmesi gerekirken bu hususun gözetilmemiş olması doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, mahkeme kararının 6217 sayılı Kanun"un 30. maddesi ile 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’na eklenen “Geçici madde 3” atfıyla uygulanmakta olan 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun görülmüştür. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenle hüküm fıkrasının 1. ve 2. Bentlerine ayrı ayrı "manevi tazminatın" sözcük dizilerinden sonra gelmek üzere "olay tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte" kelimelerinin eklenmesine, davacıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddi ile kararın düzeltilen bu biçimi ile ONANMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 25/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.