23. Hukuk Dairesi 2015/8195 E. , 2017/2405 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkilinden, 06.09.2010 tarihinde, davalı kurum tarafından, hak edişlerinden bir kısım kesintiler yapıldığını, 5763 sayılı Yasa"nın 24. maddesi ile 5510 sayılı Yasa"nın 81. maddesine eklenen hükümle özel sektörde bulunan şirketlere bazı ayrıcalıklar getirildiğini, sigorta primlerinin bir kısmının hazine tarafından üstlenildiğini, bunun bazı şartlara bağlandığını, müvekkilinin bu şartları taşıdığını, bu nedenle indirimden faydalandığını ileri sürerek, haksız tahsil edilen toplam tutarın 06.09.2010 tarihi itibari ile işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yapılan kesintilerin hukuka uygun olduğunu, ayrıca görevli merciin, İdari Yargı olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davacının yasa kapsamına girdiği hususu ile kesinti miktarı konularında uyuşmazlık olmadığı, emsal Yargıtay kararları dikkate alındığında davacıdan yapılan kesintilerin haksız olduğu belirtilerek, davanın kabulü ile, davacı yandan yapılan ödemenin, kesinti tarihi olan 06.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Kabule göre ise, davalı ... harçtan muaf olduğu halde aleyhine harç yüklenmesi doğru olmadığı gibi, davacı tarafından yatırılan harcın kendisine iadesi gerekirken davalıdan tahsiline karar verilmesi de doğru olmamıştır. Mahkeme kararının bu sebeple bozulması gerekir ise de, yapılan bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HUMK"nın 438/7. maddesi gereğince düzeltilerek onanması uygun bulunarak, hükmün aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilerek onanması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklana nedenlerle, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının hüküm bölümünde yer alan “2” numaralı bendin hükümden çıkarılmasına, “3” numaralı bendinde yer alan “643,80 TL peşin harç olmak üzere toplam 1987,30 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” kısmının hükümden çıkarılmasına, ayrıca hüküm kısmına ""Peşin alınan 643,80 TL harcın talep halinde davacıya iadesine’ şeklinde yazılarak eklenmesine karar verilerek, mahkeme kararının değiştirilmiş bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.9.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.