20. Ceza Dairesi Esas No: 2015/15975 Karar No: 2017/3969 Karar Tarihi: 20.06.2017
Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurmak - Yargıtay 20. Ceza Dairesi 2015/15975 Esas 2017/3969 Karar Sayılı İlamı
Özet:
Sanığın kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurmak suçundan verilen hüküm, sanığın bildirdiği adrese yapılan tebligatın usulüne uygun yapılmadığı gerekçesiyle temyiz edilemez hale gelmiştir. Dosyanın incelenmesi sonucunda, sanık hakkında aynı suçtan başka dava olup olmadığı ve eğer varsa bu suçun infazı sırasında işlenip işlenmediği belirlenecektir. Bu duruma bağlı olarak, TCK'nın 191. maddesi ve 5320 sayılı Kanun'a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası gereği hüküm açıklanmasının geri bırakılması veya davaların düşmesine karar verilmesi hükümleri uygulanabilecektir. Kanunlar hakkında daha detaylı bilgi almak isteyenlerin TCK'nın 191. maddesi, 5320 sayılı Kanun ve 6545 sayılı Kanun'un 68. maddesi ile ilgili hükümlerini incelemeleri önerilir.
20. Ceza Dairesi 2015/15975 E. , 2017/3969 K.
"İçtihat Metni"
Mahkeme : 21. Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Kullanmak için uyuşturucu ve uyarıcı madde bulundurmak Hüküm : Mahkûmiyet hükmüne yönelik temyiz isteminin reddi
Dosya incelendi. GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Sanığın yokluğunda verilen 08/11/2012 tarihli 2011/1962 esas ve 2012/1941 karar sayılı ilk hükmün, sanığın bildirdiği adrese yapılan tebligatın iade edilmesi üzerine, 7201 sayılı Tebligat Kanununun 21 maddesi uyarınca adres kayıt sisteminde kayıtlı adresine yapılması gerekirken aynı Kanunun 35. maddesine göre bildirdiği adrese yapıldığı, dolayısıyla bahse konu kararın usulüne uygun olarak tebliğ edilmediğinden kesinleşmediği, buna bağlı olarak Mahkemenin daha sonra yapmış olduğu işlemlerin hukuki geçerliliğinin bulunmadığı anlaşıldığından, sanık müdafiinin tarihli temyiz dilekçesinin 08/11/2012 tarihli 2011/1962 esas ve 2012/1941 karar sayılı hapis cezası, tedavi ve denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına ilişkin karara yönelik temyiz dilekçesi niteliğinde olduğu kabul edilip temyiz isteminin reddine ilişkin 05/08/2015 gün 2011/63 esas, 2012/77 karar numaralı ek kararın kaldırılarak ve her ne kadar tebliğnamede temyiz dışı sanık ... ..."ın ismi belirtilmiş ise de bu sanık yönünden her hangi bir kanun yolu müracaatı olmadığı belirlenerek yapılan incelemede; Sanık hakkında kullanmak için uyuşturucu veya uyarıcı madde bulundurma suçundan dolayı başka dava olup olmadığı, varsa sanığın bu suçu diğer davaya konu olan suç nedeniyle verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işleyip işlemediği belirlendikten sonra; a) Sanık hakkında aynı suçtan açılmış başka dava yoksa veya sanık bu suçu daha önce işlediği suçtan dolayı verilen tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş değilse, bu suç nedeniyle tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbiri uygulanmamış olan sanık hakkında, hükümden sonra 28.06.2014 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesi ve aynı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanun"a eklenen geçici 7. maddenin 2. fıkrası uyarınca, 191. madde hükümleri çerçevesinde "hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına", b) Sanık bu suçu, daha önce işlediği suçtan dolayı yapılan kovuşturma aşamasında hükmolunan tedavi ve/veya denetimli serbestlik tedbirinin infazı sırasında işlemiş ise, 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesi ile değiştirilen TCK"nın 191. maddesinin 5. fıkrasında öngörülen “Erteleme süresi zarfında kişinin kullanmak için tekrar uyuşturucu veya uyarıcı madde satın alması, kabul etmesi veya bulundurması ya da uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanması, dördüncü fıkra uyarınca ihlâl nedeni sayılır ve ayrı bir soruşturma ve kovuşturma konusu yapılmaz” hükmü uyarınca, ikinci suçtan açılan bu davanın kovuşturma şartının ortadan kalkması nedeniyle, CMK"nın 223. maddesinin 8. fıkrası uyarınca “davanın düşmesine” karar verilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazı bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, diğer yönleri incelenmeksizin hükmün BOZULMASINA, 20/06/2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.