23. Hukuk Dairesi 2015/2230 E. , 2017/2398 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl ve birleşen davaların reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde asıl ve birleşen davalarda davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, asıl davada, davalıya ait olan arsa vasfındaki taşınmazın 1/2 hissesini bedeli mukabilinde 06.09.2007 tarihinde satın alındığını, bu parsel üzerinde tarafların birlikte yarı yarıya hissedar olarak, altı dükkan olmak üzerinde 4 kat mesken olarak çift daire inşaat yaptırdıklarını, bu sebeple yapmış olduğu sigorta bedelleri masrafının ödenmesini talep ettiğini, ödenmemesi üzerine icra takibi başlatıldığını, itiraz üzerine duran takibin devamı için iş bu davayı açtıklarını ileri sürerek, itirazın iptalini, takibin devamını, %40"dan aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleştirilen 2012/158 ve 2012/159 esaslı dava dosyaları ile davacı vekili, yukarıda belirtilen satım sözleşmesine dayanarak yapmış olduğu beton döküm ücreti masraflarına ve inşaat ruhsat harcı masraflarına davalının da ortak olması gerekirken, üzerine düşen payı ödememesi üzerine icra takibi başlatıldığını, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu ileri sürerek, itirazın iptaline, takibin devamına ve %40"dan aşağı olmamak üzer icra inkâr tazminatına mahkum edilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, davacının taraflar arasında sözlü olarak yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi uyarınca yüklenici olarak söz konusu arsa üzerine taşınmazı yaptığını, aralarındaki sözleşmenin güven ilişkisinden dolayı resmi yazılı şekilde yapılmadığını, adi yazılı şekilde yapıldığını ancak tek nüshasının davacı uhdesinde kaldığını belirterek, asıl ve birleştirilen davalar yönünden davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, taraflar arasında yapılan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin resmi şekil şartına uygun yapılmadığından başlangıçta geçersiz olmasına rağmen, arsa sahibinin tapuda arsasının 1/2 payını davacı yükleniciye devretmesi, yüklenicinin de inşaatı tamamlaması ve bağımsız bölümlerin de tapuda intikallerinin sağlanması sebebiyle sözleşmenin geçerli hale geldiği, sözleşme gereği icra takiplerine konu taleplerin davalı tarafından karşılanacağının dosya kapsamında ispat edemediği belirtilerek, esas dava ile birleşen davaların ayrı ayrı reddine karar verilmiştir.
Kararı, asıl ve birleşen davalarda davacı vekili temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, asıl ve birleşen davalarda davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davalarda davacı vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.