23. Hukuk Dairesi 2015/7341 E. , 2017/2397 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki asıl davada alacak, birleşen davada menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı asıl davanın reddine, birleşen d ava yönünden hüküm kurulmamış olduğundan ve verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Asıl davada davacı vekili, davalının müvekkili kooperatifte taşınmazı olduğunu, bu taşınmazı daha önce kooperatif üyesi olan ..."dan 13.07.2004 tarihinde satın aldığını, 13.10.2006 ile 31.05.2012 tarihlerini kapsayan dönem için 39.112,50 TL aidat ve gecikme zammı borcu bulunduğunu, 31.06.2006 tarihine kadar olan borcu için .... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2007/631 E. sayılı dosyası ile ilamsız takip yapıldığını, bu takibin kesinleştiğini ve taşınmaza haciz konulduğunu ileri sürerek, 39.112,50 TL alacağın dava tarihinden itibaren aylık % 5 gecikme zammı ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Birleşen davada davacı vekili, davalı kooperatif tarafından müvekkili hakkında .... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2007/631 esas sayılı dosyası ile icra takibi yapıldığını, icra takibine konu borcun kaynağının 28.02.2003 - 28.02.2007 dönemine ait aidat borcu ve gecikme zammının gösterildiğini, müvekkilinin bu takip dosyası için davalıya borcu olmadığını, kooperatif üyesi olmadığını, üyesi bulunmadığı kooperatife aidat borcu bulunduğu ve bu borcu zamanında ödemediği için gecikme zammı borcu bulunduğunun düşünülemeyeceğini, müvekkilinin Danimarka vatandaşı olduğunu, kooperatife üye olma şartlarına dahi haiz olmadığını, davalı kooperatife .... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2007/631 esas sayılı dosyasına konu 29.488,51 TL borçlu olmadığının tespit edilmesi için işbu davayı açtıklarını ileri sürerek, müvekkilinin davalıya .... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2007/631 esas sayılı dosyası nedeniyle 29.488,51 TL borçlu olmadığının tespitine ve % 20 kötüniyet tazminatı ödemesine mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Asıl ve birleşen davada davalı vekilleri, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre, davalının kooperatif üyesi olarak kabul edilmediği, dava konusu parsel üzerinde iskân edilen bir evin olmaması nedeni ile alt yapı hizmetlerinden faydalanmadığının tespit edildiği, bu durumda yeniden bir hesaplama yapılmasına gerek görülmediği belirtilerek, davacı kooperatif tarafından ..."e karşı açılan davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı davacı ve davalı vekilleri temyiz etmiştir.
1- Davalar birleştirilerek görülse dahi, her bir dava bağımsızlığını koruduğundan, yargılama sonucunda her biri hakkında ayrı ayrı hüküm kurulması zorunlu olup, mahkemece asıl dava hakkında karar verildiği halde, birleştirilen dava hakkında herhangi bir hüküm kurulmamış olması usul ve yasaya aykırı bulunduğundan, hükmün öncelikle bu nedenle bozulması gerekmiştir.
2- Bozma nedenine göre, temyiz eden tarafların diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, hükmün re"sen BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, temyiz eden taraf vekillerinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadelerine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 27.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.