23. Hukuk Dairesi 2015/5673 E. , 2017/2394 K.
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasında görülen sıra cetveline itiraz davası sonucunda verilen hükmün bozulmasına ilişkin Dairemizin 02.04.2015 gün ve 2014/3698 Esas, 2015/2219 Karar sayılı ilamının karar düzeltme yoluyla incelenmesi asıl ve birleşen davada davalılar vekilince istenilmekle, dosya incelendi, gereği görüşüldü.
- KARAR -
Asıl ve birleşen davalarda davacılar vekilleri, davalı alacaklı ..."ın borçlu hakkında takip başlattığını, diğer davalının ise alacağı temlik aldığını, borçlu ..."ın babasından kalan taşınmazlardaki hisselerine haciz konulduğunu, satış için alacaklıların yetki aldıklarını, 2006 yılında ortaklığın giderilmesi davası açılmasına rağmen davanın 2009 yılında sonuçlanmasından sonra da satış için müracaatta bulunmadıklarını, davalıların icra dosyasından borca yeter menkul mal hacizi yapılmasına rağmen bu mallar üzerinde muhafaza ve satış yapılmadığını, temlik alacaklısı ..."ın borçlunun arkadaşı ve komşusu olduğunu, bu alacaklının da 2006 yılında ekonomik durumunun iyi olmadığını, bu takip dosyasının diğer alacaklılara karşı muvazaalı olarak ayakta tutulduğunu, temlik alacaklısının borçludan böyle bir alacağının olmadığını, ..."ın borçludan alacaklı olduğu takip dosyalarından ise sadece sıra cetveline 1. sıra olan 1321 no"lu dosyanın ayakta tutulduğunu, diğer dosyaların takipsiz bırakılması nedeniyle düştüğünü, bu dosyalardan da yine menkul hacizleri olmasına rağmen herhangi bir satış işlemi yapılmadığını, 68.363,37 TL"nin paylaştırılması için sıra cetveli düzenlendiğini, muvazaalı takibi bulunan alacaklılara ödeme yapılmasının doğru olmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinde davalılara verilen 1. ve 2. sıradaki alacak sıralarının iptali ile paranın davacılara verilmesini talep ve dava etmişlerdir.
Asıl ve birleşen davada davalılar vekilleri, davacıların iddialarının asılsız olduğunu, asıl davacı alacaklarının muvazaalı olduğunu, davacılara ait icra dosyasında takip tarihinde borçlunun gelip borcu kabul ettiğini, muhafaza işlemlerinin davacılarca da yapılmadığını, ortaklığın giderilmesi davası sona erdikten sonra 2011 yılına kadar davalı ... "a tebligat yapılamadığını, işlemlerin bu nedenle uzadığını, aynı borçluya ise davacı tarafça tebligatın yapılabildiğini savunarak, davaların reddini istemişlerdir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davalılardan ..."ın alacağına konu ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2005/1321, 1322, 1323 esas sayılı dosyalarından
borçlu ... aleyhine kambiyo senetlerine dayalı takip yapıldığı ve takiplerin kesinleştiği, davalılardan ..."ın alacağına konu ... 1. İcra Müdürlüğü"nün 2005/2991 esas sayılı dosyasından kambiyo senedine dayalı takibin de kesinleştiğini, asıl davada davacı ..."ın alacağına konu ... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2005/3902 esas sayılı dosyası, birleşen davada davacı ... "nın alacağına konu ... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2005/1139 esas sayılı dosyalarındaki haciz tarihleri itibariyle davalıların alacaklarının 1. ve 2. sırada yer aldığı, davacıların davalıların alacağına konu takip, takip konusu borç ve hacizlerin muvazaalı olduğuna ilişkin iddialarının ispat edilemediği, sıra cetvelinin usulüne uygun olduğuna ilişkin davanın reddine daire verilen karar asıl ve birleşen davalarda davacı vekillerinin temyizi üzerine, Dairemizin 02.04.2015 tarihli ilamında ""Davalıların alacaklarının gerçek alacak olduğu yolunda gösterilecek deliller toplanıp; sıra cetvelinde yer alan takip dosyalarının kesinleşip kesinleşmediğinin, haciz tarihlerinin de tespiti ile paylaşımın usulüne uygun olup olmadığı da araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır."" gerekçesiyle bozulmuştur.
Asıl ve birleşen davada davalılar vekili karar düzeltme isteminde bulunmuştur.
Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre, HUMK"nın 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisine uymayan karar düzeltme isteminin reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, asıl ve birleşen davada davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin REDDİNE, 07,80 TL harç ve takdiren 275,00 TL para cezasının karar düzeltme isteyenden alınarak Hazine"ye gelir kaydedilmesine, 27.09.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.